"ان اقرر" - Traduction Arabe en Turc

• karar veremiyorum
• karar vermem
• karar vermemi
• karar vermek
• karar vermeye
• Karar veremedim
• karar vermeliyim
• karar veremez miyim

Mavi ve yeşil gömlek arasında bir türlü karar veremiyorum.
اتعلم لم استطع ان اقرر بين القميص الاخضر او الازرق

Ben karar veremiyorum. Bay Farnham, siz ne düşünüyorsunuz?
انا لااستطيع ان اقرر يا سيد فارنهام, ماذا تعتقد ؟

Seni veya başka bir şeyi faktör olarak katmadan bana hangi okulun uygun olduğuna karar vermem gerek.
علي ان اقرر اي جامعة الأفضل لي قبل الوصول إليك او لنا او لأي شيء آخر

- Yap o zaman, ben yokum. - Benim mi karar vermemi istiyorsun?
انت تفعل ذلك ليس انا اوه انتى تريدينى ان اقرر ؟

Ve kayıp olduğu sürece karar vermek zorunda değilim.
وبما انها متوالية عن الانظار لا يجب ان اقرر أي شيئ

Bunun inanılmaz cesurca mı yoksa aptalca mı olduğuna karar vermeye çalışıyorum.
انا احاول ان اقرر هل هى كانت شجاعة مذهلة ام حماقة مذهلة

Babam yeni bir tane alacak. Karar veremedim.
سيأتى لى ابى بواحد جديد, لا استطيع ان اقرر

Taksimetre çalışırken mi karar vermeliyim?
هل يفترض بي ان اقرر ما اشعر حيال هذا بينما يعمل العداد؟

Sence buna kendim karar veremez miyim?
الا تظن اننى استطيع ان اقرر لنفسي؟

Hanginiz daha güzel karar veremiyorum.
لا أستطيع ان اقرر اى واحده منكم أكثر جمالا

Dinle, yarın sabah kahvaltıda ne istediğime karar veremiyorum.
حسنا، لا يمكنني ان اقرر ماذا اريد ان آكل للفطور غدا

Bilmiyorum. karar veremiyorum.
امم , لااعرف , لااستطيع ان اقرر

Ne kadar ileri gidebileceğime bu işi yapabilmek için kaç kuralımı çiğnemeye razı olduğuma karar vermem gerek.
لكن عليا ان اقرر إلى اي مدى .. انا مستعد للذهاب كم من قواعدي سأستعد إلى كسرها لجعلها تنتهي

Hangi okula gideceğime karar vermem gerek. Bu da burada.
اريد ان اقرر اي جامعة اذهب اليها

Yani şimdi bir karar vermem gerekiyor.
لذا الأن عليا ان اقرر

Hangi damıtıcıyı alacağıma karar vermek için malt örnekleri alıyordum.
لقد تذوقت حبات الشعير حبة حبة في محاولة ان اقرر اي مشروب اشتري

Bir öğretmenle görüşüyorum da, ne renk kıyafet giyersem daha az solgun gözükürüm diye karar vermeye çalışıyorum.
انا ساقابل تلك المُدرسة و انا احاول ان اقرر

Çünkü bunun hoş mu yoksa çok kaba mı olduğuna Karar veremedim.
لاني لايمكنني ان اقرر إذا ذلك رائع او حقا وقح

Ona ne alacağıma karar vermeliyim.
يجب ان اقرر ماذا سأُحضر لها