"ان الشخص" - Traduction Arabe en Turc

    • kişi
        
    • kişinin
        
    • ki
        
    Çünkü hiçbir girdi alamazlar, yani artık bu kişinin beyni hiçbir görsel veri alamamaktadır -- yani kişi artık bir görme engellidir. TED بسبب عدم وجود مدخلات وعليه فان دماغ الفرد لم يعد يستقبل اي معلومات بصرية وهذا يعني ان الشخص بات مصاب بالعمى
    Teğmen, düşünüyorum da, ihbarda bulunan kişi haklıydı. Open Subtitles ايها الملازم, لقد كنت افكر ان الشخص الذى أبلغ كان على حق
    İşin komik yanı şu ki, en yakın olduğu kişi... en nefret ettiği kişi. Open Subtitles يساعده في حل اي من مشاكله؟ الشيء الطريف ان الشخص الاقرب له
    Eğer şehvetle baktığınız kişinin gerçekte oğlunuzun ya da kızınızın, annenizin ya da babanızın kılık değiştirmiş halleri olduğunu keşfederseniz yine iş değişir. TED سوف تشعر بصورة مختلفة عندما تكتشف ان الشخص الذي تشعر بالرغبة تجاهه هو صورة معدلة عن ابنك او ابنتك او والدك او والدتك
    Bu hataları yapan kişinin gerçek ben olmadığımı kendime göstermek için. Open Subtitles لأري نفسي ان الشخص الذي فعل هذه الاخطاء ليس حقاً انا
    Diğer bölümde, yandaki odadaki kişinin şokları kasten ve bilerek verdiği söylenir. TED في الحالة الثانية من التجربة اخبر الذين يتم صعقهم ان الشخص في الغرفة المجاورة يعلم شخصيتهم ويصعقهم عن عمد
    İşin komik yanı şu ki, en yakın olduğu kişi... en nefret ettiği kişi. Open Subtitles الشيء الطريف ان الشخص الاقرب له هو نفسه أكثر شخص لا يحبه هو
    Onun dinleyeceği tek kişi sen olabilirsin. Open Subtitles ربما تكون ان الشخص الوحيد التى ربما تستمع اليه
    Eminim çalan kişi onu düşürdü ve kampüsteki bilgisayar mağazasının onun kim olduğunu söyleyeceğine de eminim. Open Subtitles اراهن ان الشخص الذي سرقه اوقعها. واراهن ان مخزن الحاسب في الحرم الجامعي سيعلمنا بالحقيقة.
    Sorgu uzmanı olmayabilirim; fakat şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki şu anda konuştuğu tek kişi benim. Open Subtitles مايكل الآن , لا يمكنني ان اقول اني خبيرة بالاستجواب لكني استطيع ان اقولك ان الشخص
    Şimdi birlikte olmak istediğin kişinin, 20 yıl sonra da aynı kişi olacağını nereden biliyorsunuz? Open Subtitles كيف يفترض أن تعرف ان الشخص الذي أنت معه الآن هو نفس الشخص الذي سترغب أن تكون معه بعد20 عام ؟
    Korumaya ihtiyacı olduğunu düşündüğüm tek kişi Nessa Stein. Open Subtitles اعتقد ان الشخص الوحيد الذي يحتاج الحماية هي نيسا شتاين
    Bir insanın bir şey üretirken emek sarfetmesi , o kişinin tüm hayatının o işten ibaret olduğu anlamına gelmez. TED لمجرد ان الشخص يقضي وقته في صنع قطعة من شيء لا يعني أنها تصبح ذلك، قطعة من شيء.
    - O zaman bu da doğru değil. Bunu yıkayabilecek tek kişinin LaTour olduğu doğru değil mi? Open Subtitles أليس صحيحا ان الشخص الوحيد الذى كان فى امكانه غسل الكأس, هو لاتور ؟
    Kanamalı kişinin acil sağlık sorunu var, tamam. Open Subtitles أفهم ان الشخص المصاب بحاجه لرعايه صحية وأنا أيضاً كذلك
    Tanrı aşkına, dolandırdığın kişinin seni dolandırmadığından emin ol. Open Subtitles وبحق الله، تأكّدي من ان الشخص الذي تخدعينه لا يخدعك هو
    Fakat düşündüğümüzde, diğer aday olan çocuğun beni devirdiğini ve sonucu kabul etmeyen bir çok kişinin olduğunu hatırlıyorum. Open Subtitles لكن بما إننا نفكر في الأمر أعتقد ان الشخص المنافس فاز باللقب على الرغم من كثره الطلبه الذين رفضوا القرار
    Ne yazık ki, sizin ipucunuzu çözebilecek tek insan, şu anda ...Thames nehri'nin dibinde yatıyor. Open Subtitles من العار, ان الشخص الوحيد القادر على استنتاج هذا الدليل يرقد حاليا فى قاع نهر التايمز

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus