Eben, elimizden geleni yapıyoruz. beklemeliyiz. | Open Subtitles | ايبن ، اننا نفعل ما فى وسعنا يجب ان ننتظر |
Sanırım bir sonraki uçuşu beklemeliyiz. | Open Subtitles | سيتعين علينا ان ننتظر على متن الرحلة التالية , اعتقد. |
Şey, bekleyip José Dolores neye inanıyor görmeliyiz. Sen, oradaki. Bekle! | Open Subtitles | حسنا, علينا ان ننتظر لنرى بماذا يؤمن خوسيه دولوريس انتم انتظروا ما الامر يا سيدي ؟ |
Kazanacak arabaya gelince... bekleyip göreceğiz. | Open Subtitles | ومن اجل الفوز، حسنا، سيكون علينا فقط ان ننتظر ونرى. |
Unutmadım, ben bekleyelim demiştim. | Open Subtitles | انى اتذكر انى اتذكر لاننا اتفقنا ان ننتظر |
"Arkadaşlarımız bizi şaşırttı ve sıvıştı Planladığımız düğün için daha fazla bekleyemeyiz. Hediyemizi ay hilâl iken teslim edebiliriz." | Open Subtitles | اصدقائنا فاجئونا وهربوا لا يمكننا ان ننتظر حتى يتم الزفاف يمكننا ان نوصل هديتنا عند الهلال القادم |
- Peki neyi yanlış yaptığımızı anlayana kadar beklememiz gerekmez mi? | Open Subtitles | --حسنا, الا يجب ان ننتظر حتي نفهم مالذي فعلناه خطا ؟ |
Onlar tarafından lanetlendi mi diye öğrenmek için beklemeliyiz. | Open Subtitles | يجب ان ننتظر الان حتى نرى اذا كانت قد لعنت منهم |
Efendim, eğer izninizle, bence beklemeliyiz. | Open Subtitles | السادة ، اذا سمحتم لي ، اعتقد انه ينبغي لنا ان ننتظر |
Devamı var, ama yarına kadar beklemeliyiz. | Open Subtitles | يوجد تكملا لها لكننا يجب ان ننتظر الى الغد |
Zaten ortalık sakinlesene dek beklemeliyiz. | Open Subtitles | على أي حال ، علينا ان ننتظر حتى تهدا الأمور |
Para için beklemeliyiz. Gözünüzü dört açın. | Open Subtitles | يجب علينا ان ننتظر التضحية ابقى على تركيزك |
bizi dışarı çıkardı ve ertesi gün bizi terketti senin gibi doğru erkeği beklemeliyiz | Open Subtitles | لقد واعدناه وتركنا في اليوم التالي كان يجب ان ننتظر مثلك للرجل الافضل |
Sanırım bundan sonra bekleyip göreceğiz, çünkü Will'e doğruları anlattım. | Open Subtitles | اعتقد بأن علينا ان ننتظر لانني اخبرت ويل الحقيقة |
Burada seni bekleyip toplanti odasindaki iyi koltuklari kaptiralim mi? | Open Subtitles | الركض إلى محطة البنزين هناك ينبغي ان ننتظر هنا ولا نحصل على |
İkimizin de cildi çok kolay morarıyor o yüzden belki de bekleyip, kırbaça yavaş yavaş geçmeliyiz. | Open Subtitles | حسنا، كلانا يحصل على كدمات بسرعة، لذا ربما ينبغي ان ننتظر و نقطع طريقنا الى السوط. |
bekleyip neler olacağını görmemiz yeterli. | Open Subtitles | فقط يجب ان ننتظر لنرى رد فعل الجسم تجاه هذه الكدمه. |
Bence o serseriyi bekleyelim fotoğrafını çekip, şantaj yapmalıyız. | Open Subtitles | وعلى أيّ حال , اقترح ان ننتظر هذا القذر الى ان يظهر ونلتقط له بعض الصور لنبتزه بها |
Ne yani oturup Rich'in bir sonraki adımı atmasını mı bekleyelim? | Open Subtitles | ماذا . يفترض ان ننتظر حتى يتقدم ريتش للخطوة التالية؟ |
Gemidekilerin iyiliği için, bence bekleyelim. | Open Subtitles | لمصلحة كل من علي متنها, أقترح ان ... ننتظر. |
- Kendin söyledin. bekleyemeyiz. | Open Subtitles | ماذا انت قلت ذلك بنفسك لا نستطيع ان ننتظر |
Tabii, yarım saat kadar beklememiz gerekecek aldığım viagranın anti depresanları bastırması için. | Open Subtitles | بالطبع.نحن يجب ان ننتظر حول نصف ساعة .لنعطي الفرصة لدواء انتصابي للتغلب على دواء اكتئابي |