"اهتزازات" - Traduction Arabe en Turc

    • titreşimler
        
    • titreşimleri
        
    • titreşimli
        
    • titreşimi
        
    O frekansı bulabilir, eşleşen titreşimler yaratabilir ve onlar güçlendirebiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نجدها , ننشئ اهتزازات ونوسعها حتى تطابق الشجرة
    Havadaki akustik titreşimler, havadaki minik enerji dalgaları kulak zarımızı gıdıklar. TED إنها اهتزازات صوتية في الهواء , موجات صغيرة من الطاقة في الهواء تدغدغ طبلة أذننا.
    Ve perdeler, notalar bildiğiniz gibi sadece titreşimler. TED وهذه الدرجات و النوتات المختلفة، ما هي الا وكما تعلمون مجرد اهتزازات
    Mekanizmaların gelişmesi onlara titreşimleri anlama ve ışığı algılama yeteneği verdi. Open Subtitles تطورت الآليّات للسماح لهم أن يفكّوا شفرة اهتزازات و كشف الضوء.
    Ve o varken yaptığımız tüm konuşmaların molekülleri ve titreşimleri de orada. Open Subtitles إنها محتجزة بين جزيئاتيها، اهتزازات كل محادثاتنا محتجزة دائما في الحاضر
    Komidinin üzerindeki plastik yumurtalarından daha çok titreşimli olduğunu sanıyorum. Open Subtitles إنها تهتز غالبا اهتزازات أكثر في الدقيقة من تلك البيضة البلاستيك التي تبقيها ليلا
    Yer üstündeki en küçük titreşimi bile algılıyorlar. Open Subtitles إنهم يحسون بأي اهتزازات في الأرض مهما كانت منخفضة
    Hava molekülleri içinde titreşimler yaratan flütü icat etmek saçma görünse de, TED يبدو مثيراً للسخرية أنك كنت ستخترع الناي، الأداة التي خلقت اهتزازات لا فائدة منها في جزيئات الهواء.
    Sineğin oluşturacağı titreşimler Nephila'ya ulaşmasın diye sinekle Nephila arasındaki hatları kesiyor. Open Subtitles تقطع الخيوط بين الذبابة ونيفيلا لكي لا تصلها اهتزازات نضالها.
    Kötü titreşimlere inanırım. Burada kötü titreşimler var. Open Subtitles وأعتقد في الإهتزازات السيئة هذا المكان به اهتزازات سيئة
    Sadece olumlu bir tavırla, iyi titreşimler yayarak konuşmak istiyorum. Open Subtitles انا اتحدث إليك بروح ايجابيه ايمكنك اصدار اهتزازات جيده؟
    Yüzeydeki en küçük harekette, gözle görülür titreşimler elde edersiniz. Open Subtitles أي اضطراب على السطح, و نحصل على اهتزازات ميكانيكية على السطح.
    Bedenin bir takım titreşimler yayar, ben de onları hissederim. Open Subtitles جسدك يقوم باصدار اهتزازات يمكنني الشعور فيها
    Kumdaki titreşimler yoluyla yarasanın varlığını algılayabiliyor. Open Subtitles يُمكنهُ الاحساس بإقتراب الخفاش .عبرَ اهتزازات في الرمل
    Patlayıcı kullanarak yüzeyi sallayıp, yüzey altının haritasını çıkarmayı sağlayacak titreşimler yaratacağız. Open Subtitles سنستخدم متفجرات لزعزعة الأرض وخلق اهتزازات ستساعدنا على مسح الطبقة التحت السطحية للجزيرة.
    Ruhani titreşimleri alabilmesi için. Open Subtitles لتركيز طاقاتها الروحبة، سامحاً لها بإستقبال اهتزازات أثيرية
    Bir sesin kaynağı, havadaki, sıvılardaki veya katı parçacıklardaki basınç dalgaları olarak hareket eden titreşimleri yaratır. TED يخلق مصدر الصوت اهتزازات تنتقل على هيئة موجات من الضغط من خلال الجسيمات الموجودة في الهواء أو السوائل أو المواد الصلبة.
    Bir kez oraya ulaşınca, ses titreşimleri en sonunda bir sıvının titreşimlerine dönüşür ve kokleanın bir ucundan diğerine bir dalga gibi hareket ederler. TED بمجرد وصولها هناك، تكون الاهتزازات الصوتية قد تحولت أخيرًا إلى اهتزازات في السائل، وتنتقل مثل الموجة من أحد طرفي القوقعة إلى الطرف الآخر.
    Orijinal sesleri ve titreşimleri bir şekilde.. Open Subtitles من المفترض توليد اهتزازات واصوات...
    Komidinin üzerindeki plastik yumurtalarından daha çok titreşimli olduğunu sanıyorum. Open Subtitles إنها تهتز غالبا اهتزازات أكثر في الدقيقة من تلك البيضة البلاستيك التي تبقيها ليلا
    Garip şekilli titreşimli bir alet ya da bir çeşit oyuncak olabilir. Open Subtitles شئ غريب الشكل و به اهتزازات,شئ يشبه اللعبه؟
    Tahminim, miskinin çıkardığı düşük frekans titreşimi takip ediyorlardı. Open Subtitles أعتقد أنها كانت تتبع اهتزازات التردد قصير المدى لحيوان الكسلان

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus