Polisler için parmak izinden daha önemli olabileceğini düşünüyorum cidden. | Open Subtitles | اظن انها حتكون اهم من بصمة الصوبع فى شغل الشرطه |
Bence bu siz çocuklarla step dansı yapmaktan çok daha önemli. | Open Subtitles | من الواضح أظن أن هذا اهم من أن أحاول كسب ثقتكما |
"Hatıraların hayallerinden daha önemli hale geldiğinde, orta yaşta olduğunu anlarsın." | Open Subtitles | تعرفين انك وصلت لمنتصف العمر عندما تصبح ذكرياتك اهم من احلامك |
Bu onun için yeni bir Starbucks'dan daha önemli olabilir. | Open Subtitles | ربما كان هذا بالنسبة له اهم من ستار بكس جديد |
Bu günlerde güzelden çok iriyim, ama... | Open Subtitles | في هذه الايام هناك ماهو اهم من الجمال، لكن, |
Etkili bir durdurucu güç, silahlarla ilgili tercihlerinden daha önemlidir. | Open Subtitles | حسناً إيقاف الطاقه اهم من تفضيلك للأسلحه |
Ancak zamanla; takım, yürütme ve uyum yeteneğinin fikirden çok daha önemli olabileceğini kavradım. | TED | و لكن مع مرور الوقت وصلت بتفكيري الي أن ربما الفريق ، التنفيذ و القدرة علي التكيف هذه الأشياء تعد اهم من الفكرة نفسها. |
Bunu yaparken, tuvalet temizlemek her yasadan daha önemli. | Open Subtitles | بينما تفعل ذلك تنظف المراحيض يبدو ذلك اهم من القانون |
Ailenin kariyerden daha önemli olabileceğini hiç düşündün mü? | Open Subtitles | صارت معك شي مرة مشاكل عائلية , ممكن تكون اهم من الشغل كلو |
Bundan daha önemli ne olabilir? | Open Subtitles | لقد حدث شى مهم ما الذى يمكن ان يكون اهم من هذا ؟ |
Hayatımdan daha önemli olan kızımın pazarlık konusu olmasına izin vermekten başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | ولم أكن أملك أي خيار إلا لوضع إبنتي كرهينة والتي اهم من حياتي لقد أصبحت ورقة مساومة, |
Mahremiyetinizin, ailemin teröristlerden korunmasından daha önemli olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | ..هل تظن ان خصوصياتك اهم من حمايتى لعائلتى من الأرهابيون ؟ |
O zaman bana bagajımdaki lanet herifin, çocuklarımızdan daha önemli olduğunu söyleme. | Open Subtitles | اذن لا تخبرني ان السافل بصندوق السياره اهم من اطفالنا |
Arabayla arkadaşımıza çarpmamızdan daha önemli bir şey olamaz. | Open Subtitles | ليس هناك شيئ اهم من حقيقة اننا صدمنا صديقنا بالسيارة ابي |
Hiçbir şeyin bu aileden daha önemli olmadığını biliyorum ama babanla yakınlaşman gerekiyorsa, anlayışla karşılarım. | Open Subtitles | انا اعرف انه لا يوجد شئ اهم من هذه العائله ولكن اذا كنت تريد الابتعاد عن والدك انا اتفهم ذلك |
Sen bir psikiyatristsin, yetiştirilme tarzının insanın doğasından daha önemli olduğunu düşünüyorsun, fakat biyoloji bunun tersini söylüyor. | Open Subtitles | اها طيب، انت الطبيبة النفسية وتؤمنين ان الرعاية والتربية اهم من الطبيعة لكن لكن الاحياء تقول ان هذا الشيء خطأ |
Gururun paradan daha önemli olduğunu gösterdin. | Open Subtitles | لقد شاهدناك , كان الكبرياء اهم من المال بالنسبة لك |
Oh, önemi yok. Çocuklarımızın karşılaşmasından daha önemli ne olabilir? | Open Subtitles | لا ابداً.ماذا يمكن ان يكون هناك شئ اهم من مقابلة تعارف بين اطفالنا. |
Eee, tamam, hiç bir şey yarın mahkemede kendini rahat hissetmenden daha önemli değil. | Open Subtitles | الان لا شئ اهم من ان تشعري بالثقة في المحكمة غداً |
Şef, bizimle ormanda dolaşmaktan daha önemli işlerin olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | سيدي , اعلم ان لديك امور اهم من مرافقتنا للبحث عن ذالك الرجل |
Bu günlerde güzelden çok iriyim, ama... | Open Subtitles | في هذه الايام هناك ماهو اهم من الجمال، لكن, |
Belki de bazı şeyler süper modellerden daha önemlidir. | Open Subtitles | حسنا , ربما بعض الأشياء تكون اهم من العارضة الخارقة |