Mantıklı düşün yaşlı adam. Seni bırakacağımı mı düşündün? | Open Subtitles | كًُن عاقلا,ايها العجوز لا تعتقد بأنني كنت سأترككم؟ |
Savaş çoktan bitti, yaşlı adam. Kimse takmıyor. | Open Subtitles | الحرب انتهت منذ امد بعيد ايها العجوز لا احد يبالى |
Gel buraya, yaşlı adam. O battaniyeyi bize ver. Bu paltoyu al. | Open Subtitles | تعال الى هنا ايها العجوز اعطني البطانية وخذ هذا المعطف |
Başka bir kızın ismimi söylemem umurumda değil, seni yaşlı kılı kırk yaran budala! | Open Subtitles | لااهتم إن قلت اسم فتاة اخرى ايها العجوز الاحمق |
O zaman bırakmamalıydın, seni yaşlı kaltak. | Open Subtitles | إذن ماكان يجب عليك تسقط, ايها العجوز القذر. |
Bunu daha önce de gördün değil mi, ihtiyar? | Open Subtitles | ايها العجوز, هل رأيت ذلك من قبل, الم تره من قبل؟ |
Birinin sana haddini bildirme zamanı gelmişti moruk. | Open Subtitles | ايها العجوز , حان الوقت لان يضعك احدا فى محلك |
Peki...ben şimdi ne yapacağım, yaşlı dostum? | Open Subtitles | اذن.. ماذا سأفعل الآن ايها العجوز ؟ |
yaşlı adam, bana Herbie Hancock bileti alsana. | Open Subtitles | ايها العجوز, اشتر لي بعض تذاكر هيربي هانكوك |
Bana ne yapacağımı söyleme, yaşlı adam. | Open Subtitles | أتعرف أنت لا تخبرني ما افعله ايها العجوز |
Umarım sizi mahçup etmiyorumdur, yaşlı adam. | Open Subtitles | أمل أن أكون لم أتسبب لك بالحرج,ايها العجوز |
Şaka olan sensin, yaşlı adam. Siktiğiminin şakası sensin. | Open Subtitles | انت اضحوكة ايها العجوز أنت عبارة عن اضحوكة |
Eh, umarımm bunu yapabilirsin yaşlı adam? | Open Subtitles | حسناً امل ان تتمكن بالنزول بنجاح ايها العجوز |
Bilmece gibi konuşuyorsun yaşlı adam. | Open Subtitles | انك تتكلم بالألغاز ايها العجوز |
- Geri git, yaşlı adam. - Tamam. Durun. | Open Subtitles | -تراجع ايها العجوز حسنا توقفا , توقفا رجاءً |
Kahveni yukarı getireceğim demedim mi, seni yaşlı, edepsiz sersem. | Open Subtitles | لقد قلت لك مرار اني سأحضر لك القهوة ايها العجوز المغفل |
Endişelendiğimiz kalbim değil. Kalk ayağa, seni yaşlı sapık. | Open Subtitles | ليس قلبي مايجب ان نقلق حوله انهض ايها العجوز |
Ne oldu sana, seni yaşlı aptal? | Open Subtitles | - Ahh! - مالذي حدث لك ايها العجوز الاحمق ؟ |
Numaralarını biliyorum, ihtiyar. Hiçbir yere gitmiyorsun. | Open Subtitles | اعرف حيلك ايها العجوز لن تذهب الى اي مكان |
Gerçek bir savaş gördün mü bilmiyorum ihtiyar ama işler karışabiliyor. | Open Subtitles | لا أعرف إن كنت رأيت معركه مطلقاً ايها العجوز ولكن الامور قد تصبح فوضويه |
Durmazsan işleri senin için zorlaştırırım moruk. | Open Subtitles | لأنك ان لم تفعل سـاجعل حياتك صعبة جدا ايها العجوز |
Hoşçakal yaşlı dostum. | Open Subtitles | وداعاً ايها العجوز |