"اُمي" - Traduction Arabe en Turc

• annemi

"annemi öldürmeden önce canına kıydığım en büyük hayvan bir kuştu."
العصفور كان أكبر شئ قتلته قبل أن أقتل اُمي

Israr etme. Yılbaşında annemi evde bırakıp sizinkilerin yanına gidiyorum.
لا تزيدي الأمور تعقيداً فأنا سأترك اُمي في عطلة العام الجديد

Ne olduğunu hatırlamıyorum. annemi kaybettim.
و لا أتذكر ما حدث لكني فقدت اُمي

o gün babama kayıp ilanı yapıp annemi arayalım diye söylediğimde ama yardım etmedi mutfakta kutu birasıyla oturdu ve bende kendi başıma bende okul aile birliğine giderek annemi görüp görmediklerini sordum annemin adı Doris.
و أبي سيقول أنه ساعدني في عمل الملصقات يومها لكنه لم يفعل فقط جلس في المطبخ يشرب الجعه بينما خرجت إلى شارع المدرسه أسأل الناس إن كانوا رأوا اُمي

Onu öldürmek hiç birşeyi çözmedi, ve beni sonra Carol teyzemin yanına yolladılar, çatlak-fahişe annemi bir azize yaptılar.
و قتلها لم يحل المشكله فقد أرسلوني للعيش مع "خالتي "كارول التي بالمقارنه برذائلها كانت اُمي تبدو قديسه

Baba annemi nereye asalım.
أبي أين نضع صورة اُمي

annemi etkilemeye çalış.
حاولي أن تنالي إعجاب اُمي

annemi. Geldiyse Oscar'ı geri götürebilirim.
إنني أطلب اُمي كي اُعيد "اُوسكار"

Garip olan şey, tüm gece annemi veya Brigette'i düşünmek için uyanık değildim öyle olması gerektiği halde.
الغريب في الامر انّي لم اكُن (أُفكر في اُمي او في (بريجيت والذي من المُفترض ان افكر في كُل شيء حدث.