kızınıza tuzak kuran bu iddia edilen adamı bulursak elbetteki temyize bunu sunacağız. | Open Subtitles | لو أننا وجدنا أي دليل على هذا الرجل المزعوم الذي غرر بأبنتك وسنكون بالتأكيد مستعدون لتقديم ذلك فى الاستئناف |
Her neyse, kızınıza karşı ilgi duyuyor, eğer buraya gelip onunla tanışabilse bu onu çok mutlu eder. | Open Subtitles | بأيه حال, إنه معجب بأبنتك قليلاً و سيعني له الكثير لو كان بإمكانه أن يأتي و يقابلها |
Pek çok insan kızınıza yaptığınız şeyin çocuk suistimaline girdiğini düşünüyor? | Open Subtitles | يوجد الكثير من الناس الذين يؤمنون أن ما فعلته بأبنتك يعتبر سوء معاملة للأطفال |
Sizi aldatıyor, sonra da sizi, ikizlere gebeyken okul kaçağı, ergen Kızınızla ilgilenmek üzere yalnız bırakıyor. | Open Subtitles | يقوم بخيانتك وتركك هنا حامله بتوأم، لوحدك لتهتمي بأبنتك المراهقه المتهربه عن المدرسه |
Kızınızla ilgili. | Open Subtitles | الأمر يتعلق بأبنتك |
Kızınızla gurur duyabilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك أن تكون فخورا بأبنتك |
Öz kızına bakamayıp bunu benim yapmamı bekliyorsun. | Open Subtitles | لاتستطيع ان تعتني بأبنتك , وتتوقع مني هذا |
Matthew kızına hasta olmuştu. | Open Subtitles | ماثيو) كان مولع حقا بأبنتك) |
çünki kızınıza güvenmiyorum. | Open Subtitles | - لانى لا اثق بأبنتك على الاطلاق |
Hem de öz kızına. | Open Subtitles | بأبنتك |