"بأحسن" - Traduction Arabe en Turc

• iyiyim
• Harikayım
• en iyi
• yolunda
• iyisini
• Çok iyi

İçtenlikle iyiyim Ekselansları, şehre gelmeden önce hizmetkarımdan yemek yedim.
بأحسن حال, سموكم. لقد تناولت من خادمي قبل مجيئي هنا

— Ama ben de hiç uyuşturucu kullanmadım. — Ben hiç uyuşturucu almadım. Baksana bana tamamen iyiyim.
ــ لكنّي أيضاً لم أتعاط المخدرات قط ــ لم أتعاط المخدرات قط وانظر إليّ، أنا بأحسن حال

— Gayet iyiyim. Doktor belki yarın eve dönebileceğini söyledi.
ــ بأحسن حال ــ قال الطبيب إنه ربما يمكنك العودة إلى البيت غداً

Harikayım. Hayır, hayır. Görüşmem az önce bitti.
أنا بأحسن حال، لا، لا، لقد انتهيت تواً من اجتماع.

Anti-kahramansa, en iyi ihtimalle karakterinde bazı noksanlıklar barındırır, en kötü ihtimalleyse tamamen çukura batmıştır.
و بكل الأحوال فإن اللابطولي بأحسن حالاته يُظهر تخلف بعض سماته وفي أسوأ الحالات، فهو غير كفؤ تماما.

Keyifle kahvaltımı ederken her şeyin yolunda olduğunu düşünüyordum ki...
‫ذهبت لتناول الفطور ‫معتقدا أن العالم بأحسن حال، فقال لي

Ama bunların haricinde size meyvelerin ve şarabın en iyisini veririm ve iyi vakit geçirtirim.
ولكن علاوة على ذلك سأطعمكن أشهى طعام وأجود نبيذ وسنحظى بأحسن الأوقات

Babam bazı şeyleri kendine saklayabilseydi Çok iyi olurdu.
إن كان والدي يستطيع الإحتفاظ بالأمور لنفسه لكان بأحسن حال

Evet bilirsin disko ateşi. Bir anlık kapılırsın. Şimdi daha iyiyim.
نعم، أنت تعرف ، حمّى الدّيسكو ، أصابك لكن أنا بأحسن حال الآن

Gayet iyiyim.İyiyim.
نعم, كما تعلم, انا بأحسن حال , إنّي جيدة.

İyiyim, çok sağ ol.
أنا بأحسن حال ، حسنٌ أنا بخير، شكراً لكِ

Ben çok iyiyim. Yine de çok teşekkür ederim.
أنا بأحسن حال، شكرًا جزيلًا لك

Evet, çok iyiyim, çok teşekkür ederim.
نعم، أنا بأحسن حال، شكرًا جزيلًا لك

Çok iyiyim, teşekkür ederim, tanıştığımıza memnun oldum.
أنا بأحسن حال، شكرًا لك، سعدت بلقائك

Kaçak olduğum için biraz moralim bozuk ama onun dışında Harikayım.
حسناً ، أنا متألم قليلاً لكوني هارب لكن بخلاف هذا ، أنا بأحسن حال

Harikayım. Avluda namussuz bir hükümlü buldum
، أنا بأحسن حال وجدت مكاناً مظللاً

Evet, ben de. Ben de Harikayım.
نعم، وأنا أيضاً، أنا أيضاً بأحسن حال

Hikayeyi en iyi anlatanın bu basit görsel tarif olduğu ortaya çıktı.
ولكن تبين، كما تعلمون، الشي الذي يخبر بأحسن قصة كان هو أبسط وصف بصري.

Bana, normal bir hayat yaşayamayacaksa en iyi şekilde anormal bir hayat sürdüreceğini anlattı.
أخبرتنى أنها إذا لم تكن تستطيع أن تعيش حياة طبيعية.. ..فهى مصممة أن تعيش حياة فوق العادة بأحسن طريقة تستطيع0

Ya da en iyi ihtimalle annesinin ölmesini bekleyen bir ergen olacaksın.
أو بأحسن الأحوال، مراهقٌ ينتظر أن تموت أمّه

Çobanlar gelene kadar her şey yolunda gitti.
كانت الأمور تسير بأحسن حالٍ حتى جاء دور الرعاة.

Alex, daha iyisini yapabilirsin.
أليكس، يمكنك أن تقوم بأحسن من ذلك

Oh, yazık.Beni ziyaret etmeye geldiğinde Çok iyi görünüyordu.
أوه ، ياإلهي. كان بأحسن حال حينما أتى لزيارتي.