"بأذرع" - Traduction Arabe en Turc

    • kollarını
        
    • kolları
        
    • kollarım
        
    • kollarla
        
    Simba ile kızının kollarını açıp seni kucaklayacaklarını mı sandın? Open Subtitles هل إعتقدت أنك عندما تصل إلى البنت، سيرحب بك سيمبا بأذرع مفتوحة؟
    Bu arada, Samantha çekim dönüşü Smith'i kollarını açarak karşıladı. Open Subtitles وفي الوقت نفسه، رحب سامانثا سميث العودة من موقع فيلمه بأذرع مفتوحة.
    Kasabalara indiğimizde insanlar bizi kollarını açarak karşılıyordu. Open Subtitles كانت كالموجة عندما كنا نصل البلدات الناس كانوا يستقبلوننا بأذرع مفتوحة
    Maalesef Detroit'in parasal açıdan yapabileceği bir şey yoktu diğer yandan Yankee'ler kolları ve cüzdanları açık şekilde bekliyorlardı. Open Subtitles فريق ديترويت ، لا يمكن أن يتوافق مع متطلباته المالية اليانكيز كانوا ينتظرون بأذرع و محافظ مفتوحتين
    Eve gelmeye hazır hissettiğin zaman, ben burada olacağım Lucy... kollarım açık olarak. Open Subtitles عندما كنت على استعداد أن يأتي إلى البيت، سوف أكون هنا، لوسي... بأذرع مفتوحة.
    Herkes sizi açık kollarla karşılıyor. Open Subtitles كل شخص يرحب بك بأذرع مفتوحة
    O küçük tüylü ayılar bu kaykayları yapabiliyorlarsa kim bilir Panthro'nun yeni kollarını nasıl yapmışlardır. Open Subtitles تلك المخلوقات الصغيرة صنعت هذه الالواح الرائعة لايمكنني الإنتظار حتى ارى ماذا فعلوا بأذرع بانثرو
    Morrigan'ın kollarını açarak seni beklediğine inanmıyorsun herhalde? Open Subtitles لا تصدق ان تلك المورغان سترحب بعودتك بأذرع مفتوحة
    Yerinizi gençlere bırakmaya karar verdiğinizde özel sektörün sizi kollarını ve cüzdanını açarak karşılayacağından eminim. Open Subtitles حسنًا، إن قررت ترك عملكَ لمن أصغر سنًا القطاع الخاص سيُرحب بكَ بأذرع وجيوب مفتوحة
    New York'ta kapısına ağzına kadar dolu uyuşturucuyla gittiğimde yine de beni kollarını açarak hoş karşıladı. Open Subtitles ومع ذلك، رحب بي بأذرع مفتوحة عندما ظهرت على عتبة منزله في نيويورك، ممتلئا بالأفيون
    kollarını açmış geliyorsun ama sırf yalan dolusun. Open Subtitles لقد اتيتي بأذرع مفتوحه ولاشيء لديك سوى الكذب
    İki ay öncesine kadar ne istediğimi bilmiyordum ve kollarını açıp beni tekrar kabul ettikleri için anne ve babama teşekkür etmek istiyorum. Open Subtitles لم اكن اعلم ما اردته قبل عدة شهور وأريد شكر والدي لإستقبالي بأذرع مفتوحه
    Sakın, Danimarkalıların kollarını açıp sizleri kucaklamalarını beklemeyin! Open Subtitles لا تتوقعوا من الدنماركيين إستقبالكم بأذرع مفتوحة
    Mest olmuş seyirciler, kollarını açmış ona hoş geldin diyor gözü dönmüşçesine iletişim kuruyor, söylediği her söze tutunuyorlardı. Open Subtitles جمهور منتشي يرحبون بها بأذرع مفتوحة, بحاجة ماسة للتواصل, يتشبثون بكل كلمة تقولها.
    kollarını açarak ağlayarak "Hayatım" Open Subtitles بأذرع مفتوحة ، والبكاء ، حبيبي
    Wilson kollarını açarak aramıza girmek zorunda kaldı ve kibarca şöyle dedi: Open Subtitles ويلسون" إضطرّ أن يتوسّط بيننا" بأذرع ممدودة قائلاً بسرور
    Güçlü kolları olan güçlü bir adam ve güzel yürüyor. Open Subtitles إنه رجل قوي، بأذرع قوية وعلى مسافة جيدة.
    Evet, ihatenle ilgili olarak birine ihanet ettiğin zaman seni kolları açık vaziyette beklemiyorlar. Open Subtitles ما يميز الخيانة هو أنك إذا قمتِ بخيانة أحدهم فيصعب عليه إستقبالك في حياته بأذرع مفتوحة
    Seni kollarım açık karşılardım. Open Subtitles أنا أرحب بك بأذرع مفتوحه.
    Bir şey değil dostum. Her zaman daha uzun kollarım olsun istemiştim. Open Subtitles -لطالما رغبتُ بأذرع أطول .
    - Camelot kızını açık kollarla karşıladı. Open Subtitles كاملوت) استقبلت ابنتها بأذرع مفتوحة) -

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus