"بأسرع وقت ممكن" - Traduction Arabe en Turc

• En kısa zamanda
• mümkün olduğunca çabuk
• en kısa sürede
• olabildiğince çabuk
• hemen
• derhal
• bir an önce
• Olabildiğince hızlı
• acilen
• elimden geldiğince çabuk
• mümkün olduğu kadar çabuk
• en yakın zamanda

Neden biz kredi alma konusunu konuşup, En kısa zamanda ödeyeceğiz lafıyla bitirmiyoruz.
لِما لا نبدأ بالحديث عن قرضك، متبوع بطريقة دفعنا لكِ بأسرع وقت ممكن

Eğer Bayan Moore ile dönmeye karar verirseniz bizi mümkün olduğunca çabuk bilgilendirin.
على الأرجح إذا ماقررت العودة مع السيدة مور, أعلمينا بأسرع وقت ممكن سأفعل

Bu karavanı alabilirsin ve büyük bir ihtimalle iyi fiyat olur çünkü en kısa sürede şehirden ayrılmak istiyor.
تستطيع شراء هذه المقطورة، و ربما تحصل على عرض جيد حقا لأنه يريد الخروج من البلدة بأسرع وقت ممكن.

Bu arabayı laboratuvara almalıyız. - olabildiğince çabuk adli kanıta ihtiyacım var.
عليّنا أن نأخذ هذه السيارة للمعمل أريد استخراج الأدلة بأسرع وقت ممكن

hemen bir diğer trende geçmek istiyorlar.
وهكذا، فإنهم يرغبون في التحرك نحو التوجه التالي بأسرع وقت ممكن.

Bu mesajı aldığında derhal beni ara. Anladın mı?
حين تصلك رسالتي , عاودي االتصال بي بأسرع وقت ممكن

Lordun emri, mümkün olan En kısa zamanda çocuğu ele geçirmekti.
لقد كانت أوامر الرئيس هي أن نحضر الصبي بأسرع وقت ممكن

Tatlım, annenin başı belada olsaydı En kısa zamanda haber verirlerdi.
عزيزتي ، لو كانت أمك في مأزق لأخبرونا بأسرع وقت ممكن

En iyisi onu En kısa zamanda pansiyona götürmeniz.
ولكن من الافضل اخذه الى المأوى بأسرع وقت ممكن

Baylar ve bayanlar, mümkün olduğunca çabuk sizi buradan çıkarmaya çalışacağız.
سيداتي وسادتي .. سوف نحاول إخراجكم من هنا بأسرع وقت ممكن

Açıkçası, grevin, bu sorunların mümkün olduğunca çabuk çözülmesini umut ediyoruz.
وبالطبع أننا نتمنى أن الإضراب، أقصد نحن نتمنى أن تحل المشاكل بأسرع وقت ممكن.

Alıcılar organları mümkün olduğunca çabuk almalılar.
وكذلك وقت الإنتظار لكل مستقبل بأسرع وقت ممكن

Tamam, mümkün olan en kısa sürede içeri girip çıkın. Tamam?
علينا فقط أن ندخل ونخرج بأسرع وقت ممكن ، حسناً ؟

Sadece bir kaç gün kalırız. en kısa sürede orada olacağım.
لن يأخذ الأمر أكثر من يومين سأكون هناك بأسرع وقت ممكن

Bu lanet şeyleri en kısa sürede çıkaracağım.
سأخلع عنك تلك الأشياء اللعينة بأسرع وقت ممكن

- Bunun için üzgünüm. Sabırlı olun. Sizi buradan olabildiğince çabuk çıkaracağım.
أعتذر بشأن ذلك إصبري قليلاً وسأخرجكِ من هنا بأسرع وقت ممكن

Güzel. İnşaatın olabildiğince çabuk başlamasını istiyorum.
جيد، أريد الإنطلاق في بنائها بأسرع وقت ممكن

Hizmetçiyle hemen görüşmem, büyük önem taşıyor.
الآن من الضروري التحدث إلى الخادمة بأسرع وقت ممكن

Beyaz Saray ve Savunma Bakanlığı hemen bir kimlik istiyor.
يريد البيت الأبيض و المدعي العام معرفة هويته بأسرع وقت ممكن

Hayır, sizi derhal Burbank'te istiyorum.
لا , أريدكم أن تحزموا أغراضكم بأسرع وقت ممكن

Koridordaydım ve bir an önce sana haber vermek istedim.
انا في الممر و أردت أن تعرفي بأسرع وقت ممكن

Bundan dolayıdır ki amaç erken kalkıp Olabildiğince hızlı şekilde gitmektir.
لذا، سوف نصعد للأعلى بهدوء وبلطف ونتجاوز ذلك بأسرع وقت ممكن.

Onu burada daha fazla bekleyemeyeceğimizi söyle. O bota acilen ihtiyacımız var.
أخبريه بأنّنا لا نستطيع انتظاره هنا أكثر من ذلك نحن بحاجة للقارب بأسرع وقت ممكن

elimden geldiğince çabuk geldim.
المعذرة جئت هنا بأسرع وقت ممكن

Bu boşluğu mümkün olduğu kadar çabuk kapatmaya çalıştığınızı biliyorum.
أنا أعلم أنّكَ ستحاول إغلاق تلك الفجوة، بأسرع وقت ممكن

Acil bir işim var bu yüzden en yakın zamanda beni arayın.
.. لديَّ مهمَّة مُلحَّة لذلك اتصل بي بأسرع وقت ممكن