"بأس يا" - Traduction Arabe en Turc

• - Sorun
• Dert
• Merak
• yolunda
• Bir şey
• - Önemli

- Sorun yok adamım. Sadece eğleniyorduk dostum.
.لا بأس يا رجُل .إنّها حفلةٌ فحسب يا رجُل

- Sorun yok gençler, bu da gidiyordu zaten.
لا بأس يا رفاق، لقد كان على وشك المغادرة

- Sorun yok, aşkım. Alt tarafı bir fırtına. - Daha kötülerini gördüm.
لا تقلقي، لا بأس يا حبيبتي إنّها مجرّد عاصفة وقد نجوت ممّا هو أشدّ

Tamam tatlım, Dert değil.
أوه، لا بأس يا حبيبتي أجل، لا بأس

- Merak etme, canım. Dökülmedi. - Dökülüp dökülmediği umurumda değil.
لا بأس يا عزيزتى , لم تنسكب لا يهمنى إذا أنسكبت أم لا

Herşey yolunda, bebeğim. Bir kez onları hakladık, tekrar haklayabiliriz. Ben bunun için buradayım.
،لا بأس يا عزيزتي، لقد هزمناهم مُسبقاً ويمكننا هزيمتهم ثانية، ولهذا أنا هنا، المعركة مستمرة

Bir şey yok, tatlım. Benim için güçlü olmak zorundasın.
. لا بأس يا عزيزتيّ , أُريدكِ أن تكونيّ قويّة

- Önemli değil hayatım, herkes hata yapar.
لكن كنتُ مُخطاءً لا بأس يا عزيزي، الجميع يرتكب أخطاء.

- Sorun yok, Tony. - Polisi aramam gerek.
. لا بأس , يا تونى - . يجب أن أستدعى الشرطة -

- Sorun değil Joe. Hâlâ kazanabilirsin.
-لا بأس يا چو , لا زال يمكنك الفوز بهذا الشئ

- Sorun yok küçük hanım.
ـ لا بأس يا آنسة. ـ هيا ، اسرعوا.

- Sorun yok, dostum. Sorun yok. - Yapma.
لا بأس يا صديقي اهدا - لا تتحرك خيوط الجراحة -

- Gidip mutfakta bekleyeceğim. - Sorun değil Kate. Neredeyse bitirdik.
سانتظر في المطبخ لا بأس يا (كيت) نحن على وشك الإنتهاء

- Sorun yok tatlım, biliyoruz. - Denediğini biliyoruz.
لا بأس يا عزيزتى نحن نعلم نحن نعلم أن

- Sorun yok bayan. Bir şey almayacağım.
لا بأس يا سيدتي لا أريد شراء شيء

- Sorun yok patron.
مهلا، مهلا، مهلا لا بأس, يا زعيم

- Sorun yok, bana Bir şey soruyor.
لا بأس يا سيدي إنه يتكلّم معي

Siz hiç Dert etmeyin.
لا بأس يا سيدتي.

Merak etme, annem. Eve gitmek istiyorsun biliyorum.
لا بأس يا صغيري, أعلم بأنك تريد العودة إلى المنزل

Her şey yolunda sevgilim. İyi olacaksın. Sana bakacağım.
لا بأس يا عزيزتي ستكونين على ما يرام، سأعتني بك

Yok Bir şey canım. Hiçbir şey yapamaz.
لا بأس يا عزيزتى, انه لن يقدر ان يفعل اى شئ

- Önemli değil, baba. Yapmasını ben söyledim.
لا بأس يا أبي أنا طلبت منها ذلك