"بأشياء سيئة" - Traduction Arabe en Turc

• kötü şeyler
• kötü şey

Ve şunu anlamaya çalışıyorum... bazı iyi insanlar bazı kötü şeyler yapabilirler.
وأحاول أن أفهم أن بعض الناس الطيبين يقومون بأشياء سيئة جداً

Çok iyi niyetli bazı insanlar bazen çok kötü şeyler yapabiliyorlar.
أن بعض الناس الطيبين يقومون بأشياء سيئة جداً

kötü şeyler yaptım Tony ve beni yiyip bitiriyorlar.
لقد قمت بأشياء سيئة يا توني وهي تثقل كاهلي

O...sana kötü şeyler yapar,seni değiştirir, aklından bir şeyler alır.
إنها تتسبب بأشياء سيئة فيك ؟ . إنها تغير عقلكو تفكيرك,و تأخذشىءمنك.

Pek çok kötü şey.
بأشياء سيئة كثيرة

Eminim öyledir. Ama iyi adamlar bile kötü şeyler yapabilir.
بالتأكيد لكن حتى الرجال الجيدة تقوم بأشياء سيئة

Ve kötü şeyler yapan insanların cezalandırılması gerektiğine... gerçekten inanıyorum.
وانا اؤمن بذلك: ان الناس الذى يقومون بأشياء سيئة.. يجب ان يعاقبوا

Ve omuzunuza oturup size kötü şeyler yapmanızı söylerdi.
كانت تلك الشيطانة و تلك الشيطانة الصغيرة التي تجثم على كتفيك تغويك لتقوم بأشياء سيئة

İnsanlar yalan söylüyor, aldatıyor ya da kötü şeyler yapıyorsa ben ne yapabilirim?
لا أستطيع منع الناس من الكذب والخداع والقيام بأشياء سيئة

"M16 Genel Merkezi" kötü şeyler de yaptım.
لا أستطيع تذكرهم جيداً وقد قمت بأشياء سيئة

Dinle, kötü şeyler yaptın. Ancak hepimiz hata yaparız ve bu acı içinde olmayı hak etmiyoruz.
اسمع، لقد قمت بأشياء سيئة لكننا جميعاً نرتكب الأخطاء

Yiyecekleri ve suyunuzu elinizden alın, kaybolan dokuz yemek sonra, ...insanlar kötü şeyler yapmaya başlarlar.
يأخذون الطعام والماء، تسع ويدخرون تسع وجبات لوقت الفوضى، عندما يبدأ الناس القيام بأشياء سيئة.

Aslında kötü şartlar kötü şeyler yaptırır.
.إنها ظروفه التي تجعله يقوم بأشياء سيئة

Umutsuz kaldığımızda hepimiz böyle kötü şeyler yaparız.
كلنا قمنا بأشياء سيئة ونحن يائسون

Derler ki, "İyi şeyler yapan kötü adamlar gördüm ama kötü şeyler yapan iyi adamlar da gördüm."
لقد قيل أن "الرجال الجيدين يقومون بأشياء سيئة" "والرجال الأشرار يقومون بأشياء جيدة"

Her zaman kötü şeyler yapıyoruz ve yapacağız.
جميعاً نقوم بأشياء سيئة أحياناً

O kadar kötü şey yaptın ki, Skinner geziye gitmene asla izin vermeyecek.
لقد قمت بأشياء سيئة بالفعل، لن يسمح لكَ أبدا (سكينر) أن تضع قدميك على السفينة.