"بأعجوبة" - Traduction Arabe en Turc

    • mucizevi
        
    • ucuz
        
    • mucize
        
    • kıl
        
    • ucu ucuna
        
    Grace yine mucizevi bir şekilde takipçilerinin elinden kurtulmuştu. Dogville sakinleri sağolsun. Open Subtitles مرة أخرى غرايس هربت بأعجوبة من الظباط بمساعدة سكان دوجفي.
    Seanslarda mucizevi şekilde duyulan sesler. Open Subtitles الأصوات التى تتكلم بأعجوبة فى جلسات التحضير
    Nasıl atış almak ve mucizevi bir şekilde hayatta mı? Open Subtitles كيف تعرضت لإطلاق النار و بعدها نجوت بأعجوبة ؟
    - ucuz kurtulmuşsunuz. Open Subtitles سيدتي المسكينه نجت بأعجوبة لقد كان حادث شنيع
    Muhammed, inandığı yolda başarısız gibi görünürken, birden bir mucize ile her şey değişti. Open Subtitles ثم بأعجوبة عندما دعوة محمد ظهر و كأنها فشلت تغير وضعه تماما
    O çekimlerden sonra, kaza geçirmene rağmen, ölümden kıl payı kurtuldun. Open Subtitles بعد الاتهاء من العمل لقد تعرضتي أنتي أيضاً للحادث وقد هربتي منه بأعجوبة
    Aramızdakiler, sen ölümden mucizevi bir şekilde döndüğünden beri aynı değil. Open Subtitles لم تعود الأمور بيننا كما كانت منذ أن نجوت من الموت بأعجوبة
    - "Grace yeniden peşine düşen insanların elinden Dogville halkının yardımları sayesinde mucizevi bir şekilde kurtulur. Open Subtitles مرة أخرى استطاعت جريس الهرب بأعجوبة من مطارديها
    Harvey üç yıl yattıktan sonra mucizevi bir şekilde şartlı tahliye oldu. Open Subtitles ثمّ، ثلاث سَنَواتِ إلى محكوميته , حْصلُ هارفي على سماح بأعجوبة.
    mucizevi bir şekilde kurşundan kaçtı diğer mucize kurtuluşları gibi birçok defa kurtuldu parlak zekasıyla ölümü alt ediyor. Open Subtitles والآن، هو يتفادى الرصاص بإعجوبة وكأن لديه جهاز حساس وحوالي 12 قضية نجا منها بأعجوبة
    Sonradan yırtık olduğu anlaşılan bir paraşütle uçaktan atlayıp, önce belimin üstüne traktöre düşüp, mucizevi bir şekilde yara almayıp, sonra kız kardeşimin gökten üzerime düşüp, C7 omurumu çatırdatmasını, sünepe dolu bir takımda oynamak için çekmedim ben! Open Subtitles لَم أقفز مِن طائرة بما تبيّن أنّها مظلة ممزقة وأهبط على عمودي الفقري على جرّار من دون أذى بأعجوبة
    Onu 100 yıl sonra uyandırırsın ve mucizevi şekilde iyi mi olur? Open Subtitles ستوقظه بعد مائة عام لتجده قد صار أفضل بأعجوبة ؟
    mucizevi biçimde, bir ay içinde normale döndü. Open Subtitles خرج الكسندر من غيبوبته وعاد إلى طبيعته بأعجوبة في شهر واحد
    Ardından mucizevi şekilde hayata döndü. Open Subtitles وبدى عليه أنه قد قُتل. وبعدها ,عاد إلى الحياة بأعجوبة.
    Diyor mucizevi bir şekilde sisteme daha önce hiç dahil olmamış kız. Open Subtitles أجل، بقول الفتاة التي بأعجوبة لم يتم أخذها إلى دار الرعاية
    ucuz atlattık. İyi ki duman tüten bir kraterin tam ortasına düştü. Open Subtitles نجوت بأعجوبة ، لحسن الحظ أنها هبطت في هذه الفوهة التي يتصاعد منها الدخان
    Özür dilerim, ama bugün ucuz atlattım. Open Subtitles و أنا آسف , لكن هذا كان نجوت بأعجوبة اليوم
    Sultan ilk rauntta ucuz atlattı. Open Subtitles سلطان نجا بأعجوبة في الجولة الأولي
    Esmer Kırlangıçlar su perdesine ulaştıklarında mucize eseri gözden kayboluyorlar. Open Subtitles الخطاف الداكن يختفي بأعجوبة عند وصوله إلى الستارة المائية.
    Ama kıl payı kurtulduk dersem, yalan olmaz. Open Subtitles لكنني سأكذب لو لم أقل لك أننا نجونا بأعجوبة
    ucu ucuna kaçtım ve sizi gelen tehlikeye karşı uyarmak için buraya geldim. Open Subtitles أنا بأعجوبة نجا وجاء هنا للتحذير من الخطر القادم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus