Ve şimdi ona en çok ihtiyacım olduğu anda, onu elimin tersiyle ittim. | Open Subtitles | والآن حين أكون بأمس الحاجة إليه, فأنا أدفعه عني. |
Size en çok ihtiyacım olduğunda beni terkedişinizi mi kastediyorsun? | Open Subtitles | تقصد لأنك تخليت عني في الوقت الذي كنت بأمس الحاجة فيه إليك؟ |
Sana gerçekten ihtiyacım vardı ve sen orada değildin. | Open Subtitles | لقد كنت بأمس الحاجة لك ولم تكوني بجواري. |
İhtiyacı olan başka birine yardım et ve ödeşmiş sayılalım. | Open Subtitles | قم بمساعدة من هم بأمس الحاجة لها، وكذلك سنكون نحن |
İşçi dövizleri, kazanca en çok ihtiyacı olanların hedeflendiği bir yolda, iki yer arasında refah paylaşımının harika bir yoludur. | TED | الحوالات النقدية وسيلة عظيمة لتقاسم الازدهار بين الأماكن بطريقة تعود بالنفع على من هم بأمس الحاجة |
Umut ederim ki, hepimiz biraz daha cesur olabiliriz, öylesine bir cesarete en çok ihtiyacımız olduğunda. | TED | آمل أن نتمكن كلنا من أن نكون شجعانا قليلاً، عندما نكون بأمس الحاجة إلى مثل هذه الشجاعة. |
Niçin bu... pınar şimdiye kadar çok bereketliydi ve... neden bu kadar ihtiyacımız varken kurudu? | Open Subtitles | لماذا ؟ لماذا هذا الماء الوفير الذي كنا نملكه فجأة جف الماء في الوقت الذي نحن بأمس الحاجة له ؟ |
Alabildiğim bütün yardıma ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | والآن أنا بأمس الحاجة لكل مساعدة متاحة ليّ |
Bana en ihtiyacım olduğu sırada etki gücü sağlıyor. | Open Subtitles | فلقد أتاحت لي عامل التأثير خصوصاً عندما أكون بأمس الحاجة إليه |
Ve işler zorlaştığında, sana ihtiyacım olduğunda yanımda değildin. | Open Subtitles | ثم لمّا احتدم الوضع وكنت بأمس الحاجة إليك، لم تكُن حاضرًا. |
En ihtiyacım olduğunda bana sırt mı çeviriyorsun? | Open Subtitles | أهكذا تعاملني وأنا بأمس الحاجة إليك؟ |
Şu anda bir tanesine çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | و انا بأمس الحاجة إليها. |
O öldükten sonra sana daha çok ihtiyacım vardı Sully. | Open Subtitles | و بعدما توفيت يا (سلي) كنت بأمس الحاجة إليك |
Çok ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | كنت بأمس الحاجة إلى ذلك. |
- Fakat şimdi sana çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | لكنني بأمس الحاجة إليكِ |
Buna cidden ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا بأمس الحاجة لهذا |
En çok ihtiyacı olduklarında müttefiklerine destek verdi. | Open Subtitles | مقدماً الدعم للحلفاء حينما كانوا بأمس الحاجة اليه |
Ancak birinin gerçekten ihtiyacı olduğunda kaçmaya devam eden biri? | Open Subtitles | لكن ماذا عن شخص ظل يهرب بعد ذلك حينما كانت بأمس الحاجة إليه؟ |
Bu oldukça karışık bir prosedür olduğu için gerçekten deneyimli bir elemana ihtiyacımız var. | Open Subtitles | انها عملية معقدة بشكل استثنائي لذا نحن بأمس الحاجة لشخص ذي خبرة |
İhtiyacımız olduğu sırada ortada yok. | Open Subtitles | و الآن غاب بدون عذر و نحن بأمس الحاجة إليه |