Daha yeni Odessa'da bir otelden annesini aramış ama onlar... | Open Subtitles | لقد إتصلت بأمها من فندق في أوديسا لكنهم لم يكونوا |
Sully'nin sevgilisi üç hafta önce New Mexico'dayken annesini aramış. | Open Subtitles | صديقة سلي أتصلت بأمها من نيو ميكسيكو منذ ثلاثة أسابيع. |
Jamey'nin annesini çağırdık bile. Almaya geliyor. | Open Subtitles | لقد اتصلنا بأمها ، انها فى طريقها لاخذ الطفل |
annesine ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | إنّها تعلم ما فعلته بأمها تعلم أنكَ قتلتها |
Sylvia'nın, annesine göz kulak olmaya gittiğini düşünmemi sağladın. | Open Subtitles | يدعني أفكر سيلفيا ذهبت إلى الخارج للأعتناء بأمها |
Onun bir de en iyi üniversitelerden birine giden bir kızı var. Kızı da, annesiyle ilgilenebilmek için, üniversite eğitimini yarıda bırakacak. | TED | لديها ابنة كانت ستنضم إلى واحدة من أفضل الجامعات. ستظطر لترك الجامعة كي تعتني بأمها. |
Sizin onu annesiyle birleştirdiğinizi düşünüyor ve bu yüzden ondan hoşlanmadığınızı. | Open Subtitles | إنها تعتقد بأنها تذكرك بأمها و تكرهها لهذا |
Karımın büyükannesinin yüzüğü, Annesinin akiki de oradaydı. | Open Subtitles | وخاتم جدة زوجتى كان هناك ايضاً, و الحجر الكريم الخاص بأمها |
annesini şimdi arayabilir misiniz, böylece gidebiliriz? | Open Subtitles | هل تعتقدي بأنكِ تستطيعين الإتصال بأمها الأن حتى يمكننا الخروج من هنا ؟ ؟ |
Pekala, şimdi hemen annesini arar mısınız, buradan gidelim ? | Open Subtitles | حسناً هل يمكنكِ أن تتصلى بأمها الأن لكي نخرج كلنا من هنا ؟ |
Ama Princesa yalnızca bir kız, hanımefendi. annesini arayacaktır. | Open Subtitles | لكن الاميرة مجرد فتاة مدام سوف تتصل بأمها |
annesini aramak çok da erkekçe olduğundan değil ama gerçekten öğrenmem lazım, ...ne kadar kızgın? | Open Subtitles | إنه ليس رجوليا أن أتصل بأمها لكن أريد أن أعرف حقاً لأي درجة غاضبة؟ |
Yaraya tuz döker resmen çaldığı şarkılar ile bana annesini hatırlatır hep. | Open Subtitles | تضع الملح على الجرح تشغل أغاني لتذكرني بأمها |
Yeğenine, annesini ne kadar çok sevdiğini anlatabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تخبر ابنة أخيك كم أنّك اكترثت بأمها |
Bana annesini hatırlatıyor. | Open Subtitles | أوه , إنها تُذَكِّرُنِي جداً بأمها |
- Bilemedim. Ben sonsuza dek annesine bakan kız kurusu olayım. | Open Subtitles | سأكون الابنة العانس التي تعتني بأمها إلى الأبد. |
- Bilemedim. Ben sonsuza dek annesine bakan kız kurusu olayım. | Open Subtitles | سأكون الابنة العانس التي تعتني بأمها إلى الأبد. |
Ve kız annesine bakmaktan yorgun düşmüştü. | TED | وكانت الإبنة مرهقة من العناية بأمها. |
annesiyle babasını arayıp birlikte gittikleri köprüye gelmiştir, sonrası... | Open Subtitles | ربما اتصلت بأمها وابيها ليأتو للجسر الذي ذهبوا اليه |
Babasının, kadının annesiyle ilişkisi olmalı. | Open Subtitles | لابد أن الأب كان على علاقة بأمها |
Howard, Fran'in annesiyle 6 yıl boyunca evli olduğunu söyledin. | Open Subtitles | إذاً " هاورد " تقول أنك متزوج بأمها لستة سنوات ؟ |
Annesinin yanına falan gider | Open Subtitles | يجب ان تلحق بأمها لكي تحصل على صعقة كهربائية |