Sana kötü bir adam olduğunu söylediğime inanamıyorum. Ama eğer yaptıysam, özür dilerim. | Open Subtitles | لا أصدق أني قلت بأنك رجل سيء ولكن إن فعلت ذلك فأنا آسفه |
Sana kötü bir adam olduğunu söylediğime inanamıyorum. Ama eğer yaptıysam, özür dilerim. | Open Subtitles | لا أصدق أني قلت بأنك رجل سيء ولكن إن فعلت ذلك فأنا آسفه |
Mevcut fikrimi savunayım ve senin iyi bir adam olduğunu düşüneyim diye üzerimde şu tuhaf ters psikoloji olayını mı deniyorsun? | Open Subtitles | هل تعمل أمور نفسانية غريبة حيث تدافع عن ممثلي الحالي وتجعلني أظن بأنك رجل جيد؟ |
Zaten her zaman iyi ayak uyduran biri olduğunu düşünmüşümdür Don | Open Subtitles | لطالما إعتقدت بأنك رجل يحب المجاراة يا دون |
İyi biri olduğunu biliyorum, tamam mı? | Open Subtitles | اسمع، أعلم أنك رجل صالح، اتّفقنا؟ أعلم بأنك رجل محترم |
Giysilerinizi gördüğüm an, soylu biri olduğunuzu anladım. | Open Subtitles | حالما رأيتُ ثيابك, علمتُ بأنك رجل ذو منزلةٍ رفيعة. |
Giysilerinizi gördüğüm an, soylu biri olduğunuzu anladım. | Open Subtitles | حالما رأيتُ ثيابك, علمتُ بأنك رجل ذو منزلةٍ رفيعة. |
Bana sizin saygın bir adam olduğunuzu, durumu anlayacağınızı söyledi. | Open Subtitles | أخبرني بأنك رجل محترم وبأنك ستتفهم الوضع |
Bunun saçma geldiğinin ve bizi çok az tanıdığının farkındayım ama senin iyi bir adam olduğunu anladık biz. | Open Subtitles | أعلم أن هذا جنون وأنك بالكاد تعرفنا لكن بوسعنا أن نجزم بأنك رجل صالح. |
Çok zeki bir adam olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أخبرك بأنك رجل ذكى جدا |
Annem senin vizyonu olan bir adam olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | أمى أخبرتنى مرة بأنك رجل صاحب بصيرة |
Annem senin vizyonu olan bir adam olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | أمى أخبرتنى مرة بأنك رجل صاحب بصيرة |
Az konuşan bir adam olduğunu biliyorum, ama endişelenme. | Open Subtitles | أعلم بأنك رجل قليل الكلام ولكن لا تقلق |
Senin, dürüst bir adam olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | كونت عنك انطباعا بأنك رجل النزاهة |
İyi biri olduğunu, aynı tarafta olduğumuzu söylediler. | Open Subtitles | قالوا بأنك رجل صالح واننا نبغي نفس المصلحة |
Martin. Sean sağlam biri olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | إذاً , "مارتن" , "شون" هنا يقول بأنك رجل جيد. |
Son derece tehlikeli biri olduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت بأنك رجل خطير بشكل لا يصدق |
Bazen birini etkilemek için orada olmanız gerekmez. Babam bana defalarca sizin ne muhteşem biri olduğunuzu söyleyip dururdu. | Open Subtitles | أحياناً لا يجب أن تكون حاضراً لكي تؤثر أكثر من مره كان أبي يردد بأنك رجل رائع |
Efendim, önceki yardımcınız, Mini sizin çok renkli biri olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | مساعدتك السابقة قالت بأنك رجل ملون جدا. |
Size yardım etmesinin sebebi, sizin girişimci biri olduğunuzu düşünmesi, ki kendi de öyle. Ben de öyleyim. | Open Subtitles | السبب وراء مساعدته لك ، هو شعوره بأنك رجل تفعل ما تقول... |
Ama sizin erdemli bir adam olduğunuzu söyleyebilirim. | Open Subtitles | ولكن يمكنني الجزم بأنك رجل ذو مبادئ |
Fakat eğitimli bir adam olduğunuzu sanıyordum. | Open Subtitles | لكنني أعتقدت بأنك رجل متعلم |