Telsize gidip babama bir tuzak olduğunu söyle. | Open Subtitles | إذهب إلى المذياع وأخبر أبي بأنه فخ |
Önce ben gideyim ki, tuzak olduğunu anlamasınlar. | Open Subtitles | سأذهب أولاً لكي لايشكو بأنه فخ |
İçeriye girerken... bunun bir tuzak olduğunu gördün! | TED | حين التسلل للداخل اتضح بأنه فخ! |
Tuzağa yakalandığını anlamıştı. | Open Subtitles | لقد كان يعرف بأنه فخ. |
Tuzağa yakalandığını anlamıştı. | Open Subtitles | لقد كان يعرف بأنه فخ. |
tuzak olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | و أنتم تعلمون بأنه فخ |
Sookie, bence Bill onu bu hale getirip tuzak olduğunu bile bile Shreveport'daki cadılar toplantısına gönderdi. | Open Subtitles | (سوكي) ، أعتقد ان (بيل) هو من أوقع بـ(إيريك) وأرسله الى ذلك التجمع في "شافيربورت" على علم بأنه فخ |
Isaak tuzak olduğunu anlayacaktır. | Open Subtitles | سيعلم " إيزاك " بأنه فخ |