"بأي شيء آخر" - Traduction Arabe en Turc

    • Başka bir şey
        
    • başka hiçbir şey
        
    Ne yemek yiyebiliyorum, ne uyuyabiliyorum, bu davadan Başka bir şey düşünemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني الأكل لا يمكنني النوم لا يمكنني التفكير بأي شيء آخر
    Eğer Başka bir şey denersen sana parçalar halinde postalarım. Open Subtitles وإن حاولت القيام بأي شيء آخر سوف أرسلها إليك قطعاً!
    Başka bir şey söylemeden önce... benim için bazı ayarlamalar yapacaksın. Open Subtitles قبل أن أخبرك بأي شيء آخر عليك أن تقوم بعمل بعض الترتيبات لي أي نوع من الترتيبات؟
    Aklıma Başka bir şey gelmiyor. Open Subtitles لا أستطيع التفكير بأي شيء آخر يكفى هذا اليوم
    O zamanlar çok meşguldüm, başka hiçbir şey düşünecek vaktim yoktu. Open Subtitles .خلال ذلك الوقت لقد كنت مشغولة جداً لافكر بأي شيء آخر
    Aklıma Başka bir şey gelmiyor. Bugünlük bu kadar. Open Subtitles لا أستطيع التفكير بأي شيء آخر يكفى هذا اليوم
    Negatif basınç testini yapacağız, Biz Başka bir şey yapmadan önce. Open Subtitles سنُجري اختبار الضغط السلبي قبل أن نقوم بأي شيء آخر.
    Ama seni görünce, aklıma Başka bir şey gelmiyor. Open Subtitles ولكن عندما أراك لا استطيع التفكير بأي شيء آخر
    Aylarca o saat üzerinde çalışmaktan Başka bir şey yapmamış. Open Subtitles لشهور, لم ينشغل بأي شيء آخر سوى تلك الساعة
    Burada bir anlam ifade etmeyen bir şeyle aklınıza Başka bir şey gelecek olursa, beni arayın. Open Subtitles . . شئ ما غير مفهوم هنا اذا فكرت بأي شيء آخر إتصلي بي
    Belki ama sen yanımda olduğun zaman Chloe, Başka bir şey düşünemiyorum bile. Open Subtitles نعم, ربما يجدر بي ذلك و لكن عندما تكوني بالقرب مني, كلوي فلا يمكنني أن أفكر بأي شيء آخر
    Kuşkusuz. Demeye çalıştığım, hayatınla ilgili Başka bir şey yazma imkânın varsa başka ne olursa bence onu yazmalısın. Open Subtitles لكن ما أقوله إذا أمكنَ أن تقوم بأي شيء آخر بحياتكَ الآن، أيّ شيء على الإطلاق
    Hayır, bundan kurtulmama yardım edeceğine söz vermeden sana Başka bir şey anlatmayacağımı söylüyorum. Open Subtitles لا ، لقد قلت بأني لن أخبرك بأي شيء آخر حتى تعدني بأنكَ ستساعدني على الخروج من هنا
    Aklıma Başka bir şey gelirse, sizinle irtibata geçerim. Open Subtitles إن فكرت بأي شيء آخر سأبقيك على علم به، لدي موعد آخر الأن.
    İstediğin yere oturup etrafı incelemen umurumda değil de, ...Başka bir şey yaparsan umurumda olur. Open Subtitles لا أمانع لو جلست بأي مكان وراقبت, ولكن أمانع لو قمت بأي شيء آخر.
    Hayır anne. İstemiyorum. Başka bir şey bilmiyorum. Open Subtitles .كلاّ، أمي، لا أريد ذلك أنا لا أعلم بأي شيء آخر
    Eylemimiz dağıldı çünkü bir arada tutan idealizmden Başka bir şey değildi. Open Subtitles تجزّأت حركاتنا لأنها لم تكن لأنّها لم تتمسّك معًا بأي شيء آخر سوى المثاليّة
    Çiftlikte çok korkuyordum. Korkudan Başka bir şey hissetmeye zaman yoktu. Open Subtitles هناك في المزرعة، كنت خائفة جدًا لم يكن هناك وقت لتشعر بأي شيء آخر
    Onu gördüğüm andan itibaren, Başka bir şey düşünemedim. Open Subtitles من اللحظة التي رأيتها فيها، لم أستطِع أن أفكّر بأي شيء آخر
    Bence siz, zevkten başka hiçbir şey arzulamıyorsunuz. Open Subtitles اعتقد بأنك لاترغبين تقريبا بأي شيء آخر سوى المتعة
    Lütfen, ona benim çocukluğum hakkında sıkıcı hikayeler anlatma ve lütfen, genelde yaptığın gibi beni utandıracak başka hiçbir şey yapma. Open Subtitles من فضلك لا تقولي له أي قصص ممله عني وأنا صغيرة ومن فضلك لا تقومي بأي شيء آخر تقومين به عادة لإحراجي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus