Avcıyı buraya getirerek ne halt ettiğini sanıyorsun? | Open Subtitles | ما الذي تفعله بحق الجحيم بإحضارك المبيدة إلي هنا؟ |
Beni buraya getirerek sadece kendi kıyametini hızlandırdın. | Open Subtitles | لكنك بإحضارك لى إلى هنا حكمت على نفسك بالهلاك |
Senden hoşlanıp hoşlanmadığımı anlamadın mı? Yani seni buraya getirerek her şeyi mahvetmedim mi? | Open Subtitles | لايمكنك أن تخمن إذا ماكنت تعجبني أم لا؟ غذا لم أضيع الفرصة بإحضارك ِ إلى هنا؟ |
- Seni bulup buraya getirerek hayatını kurtardım. | Open Subtitles | لقد عثرت عليك وأنقذت حياتك بإحضارك إلى هنا |
Seni Demir Şehri'ne geri götüreceğime dair Toki'ye söz vermiştim. | Open Subtitles | لقد وعدت توكي بإحضارك لمدينة الحديد |
Babanla seni ona götüreceğime dair anlaşma yaptım. | Open Subtitles | عقدتُ اتّفاقاً مع والدك بإحضارك إليه |
- Seni bulup buraya getirerek hayatini kurtardim. | Open Subtitles | لقد عثرت عليك وأنقذت حياتك بإحضارك إلى هنا |
Onu buraya getirerek ne yaptığını sanıyorsun? - Dışarı çık! | Open Subtitles | ماذا تقصدين بإحضارك إياه هنا ؟ |
Bize o tehlikeli silahı getirerek, çok büyük bir yardımda bulundunuz, bu yüzden... | Open Subtitles | ولأنك أسديت لنا خدمة جليلة بإحضارك سلاحًا خطرًا فأنت في الواقع... |
Bana oğlanı getirerek. | Open Subtitles | بإحضارك هو إليّ |
Charley'i buraya getirerek şansını oldukça zorladın. | Open Subtitles | لقد خاطرت للغاية بإحضارك تشارلي) إلى هنا) |