Kilometrelerce mesafede de sizi rahatsız edebilecek kimsecikler yok. | Open Subtitles | ولا أحد في هذه الأرجاء لأميال، لذلك لن يقوم أحد بإزعاجك. |
Sana söz veriyorum bir daha bu insanlar sizi rahatsız edemeyecek. | Open Subtitles | انني اعدك ان لا احد من أولئك الأشخاص سيقوم بإزعاجك مرة اخرى |
Bu dalkavuk sizi rahatsız mı ediyor, hanımefendi? | Open Subtitles | هل يقوم هذا الرجل بإزعاجك , سيدتي ؟ |
Artık canını sıkacaklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنهم سيستمرون بإزعاجك لمدة طويلة |
Artık canını sıkacaklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنهم سيستمرون بإزعاجك لمدة طويلة |
Bir daha seni rahatsız etmemesini sağlayacağım. | Open Subtitles | سوف نتأكد من أنه لن يقوم بإزعاجك مرة أخرى |
Artık seni rahatsız etmeyecek. Söz veriyorum. | Open Subtitles | لن يقوم بإزعاجك بعد الأن, أنا أعدك |
sizi rahatsız etmek istemedim. | Open Subtitles | لم أرغب بإزعاجك. |
Üstelik, sizi rahatsız etmek istemedim. | Open Subtitles | و كذلك ، لم أرغب بإزعاجك. |
sizi rahatsız etmem. | Open Subtitles | حسناً، لن أقوم بإزعاجك. |
seni rahatsız etmeye hakkımın olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرفُ بأن ليس لي حقاً بالقدوم هنا... لأقوم بإزعاجك. |
Artık seni rahatsız etmeyecek. Söz veriyorum. | Open Subtitles | لن يقوم بإزعاجك بعد الأن, أنا أعدك |
seni rahatsız etmeyecek ki. | Open Subtitles | -يمكنك أن تتدرّب، لن تقوم بإزعاجك |