Acilen herkesi çağırın. Bu gece büyük bir toplantı yapmak istiyorum. | Open Subtitles | اخبروا الجميع حالا , اني اريد ان اقوم باجتماع كبير الليلة |
Ben burada saymanım. Dün gece büyük bir toplantı yaptık. | Open Subtitles | حينا انا صاحبه الكنز هنا حضينا باجتماع كبير الليله الماضيه |
Geçen Nisan, oldukça tuhaf bir yere gittim. delirmiş lise mezunlar toplantısı diye isimlendiriyorum. | TED | في أبريل الماضي ، ذهبت إلى شيء غريب جداً .. إلى ما وصفته باجتماع طلاب ثانوية مضطرب. |
George toplantıda karidesleri yiyormuş Adam da ona: | Open Subtitles | كان جورج يلتهم الجمبري باجتماع ما فقال ذلك الرجل: |
Kampüsteki şahitler onun Yunan rehberlik toplantısında olduğunu söylediler. | Open Subtitles | فكرت في هذا شهود العيان بالحرم الجامعي جميعهم يقولون أنه كان باجتماع للأخويّات |
Ama siz hala güvertedeyseniz, ben sadece tek bir stüdyo ile tek bir görüşme istiyorum. | Open Subtitles | لكنني سأقبل باجتماع مع أستوديو واحد، -إذا لا زلتم موافقين |
Dediğim gibi Başkan, Kongre liderleriyle oldukça verimli bir toplantı yaptı. | Open Subtitles | انظروا، كما قلتُ، قام الرئيس باجتماع ناجح جدًا مع قادة الكونغرس |
İşler kısa sürede kontrol altına alındıktan sonra, okulun yeni müdiresi olarak kendimi tanıtmak üzere derhal okulun konferans salonunda bir toplantı çağrısı yaptım. | TED | بعد أن تمت السيطرة على كل شيء، طلبت القيام باجتماع فوري بقاعة الاجتماعات بالمدرسة لأعرّف بنفسي كمديرة جديدة للمدرسة. |
Evet, toplantı olmayacaksa... ..katılmak isteyip istemediğimizi nereden bileceğiz? | Open Subtitles | نعم، إذا لم تقوموا باجتماع كيف نعرف إن كنا سننضم؟ |
Siz bütün gece toplantı yapabilirsiniz. Ben gidiyorum buradan. | Open Subtitles | يمكنكم يا رجال البقاء باجتماع والكلام طول الليل لكنني اريد الخروج من هنا |
Başlamadan evvel, taslak-lantı dediğim, bizim kütüphanenin arkakapı merak konusuna, kabataslak bir toplantı yapmak isterim. | Open Subtitles | قبل أن نبدأ أتمنى أن نقوم باجتماع أولي أو اجتماع صغير ، حول ما أسميه |
İşte bu yüzden kostüm toplantısı yapmak istiyordum. | Open Subtitles | انظروا، لهذا كنت أريد أن نقوم باجتماع للأزياء |
Umarım Cuma günkü konsey toplantısı hoşuna gider. | Open Subtitles | آمل حقّا أن تستمتعِ باجتماع مجلس صبيحة الجمعة. |
Neyse, siz yerleşmeye başlayın, ne zaman hazırlanırsanız durum raporu toplantısı yapabiliriz. | Open Subtitles | على كل حال، إسترح الآن وعندما تكون مستعداً يمكننا أن نحظى باجتماع لتقرير الأوضاع |
toplantıda olduğumuz için geciktik. | Open Subtitles | لقد تم استدعائنا متأخر لأننا كنا باجتماع |
Bugün toplantıda azalan katkılarından dolayı kötü hissettim. | Open Subtitles | شعرت باستياء حيال مساهماتك باجتماع هذا الصباح. |
Bir sonraki kasaba toplantısında bir lise ibret öyküsü olmak istemem. | Open Subtitles | لا أريد أن أُمسي رواية تحذيريّة عن طلّاب الثانويّة باجتماع مجلس البلدة المُقبل. |
Bunu üç aylık Ev Arkadaşlığı Anlaşması toplantısında tartışmaya açabilirsin. | Open Subtitles | يبدو هذا موضوعًا يمكننا التحدث به باجتماع "اتفاقية رفيق السكن" |
Dekan Snyder ile Washington Ünivertesitesi'nde umut verici bir görüşme gerçekleştirdim ama geri dönüş alamadım. | Open Subtitles | حظيت... باجتماع مُشجع مع دين سنايدر في جامعة واشنطون، ولكن... |
Her toplantının veya tuvalette geçirdiğin her anın derin ve bilgelik dolu olduğunu sanıyorsun ama beni kovman hataydı. | Open Subtitles | تظن أنه كل مرة تقوم فيها باجتماع أو تتبرز يكون الأمر عميقاً ومليئاً بالحكمة لكنك ارتكبت خطأ بتركي أذهب |
Geçen bir öğrenci toplantısındaydım. | Open Subtitles | اسمعي كنت باجتماع الطالب |