"باردة و" - Traduction Arabe en Turc

• soğuk ve
• soğudu ve
• ve soğuk

Hareketlerinden gördüğüm kadarıyla bir kız kurusu gibi soğuk ve kibirlisiniz.
ناهيك عن عن تصرفاتك أنت باردة و سليطة اللسان كالعانس العجوز

Rüzgar her soğuk ve ıslak estiğinde,ellerindeki ve bacaklarındaki titreme ve acıyı hisset.
كلما هبت رياح باردة و بللت الأشياء إنها يدك التي تمسك بمفاصل قدمك

Dondurucu soğuk ve ince hava tabakası sizi gerçekten zorluyor.
إنها باردة و متجمدة، وذلك الهواء الرقيق يؤذيك بالفعل.

Biram ısındı, bifteğim soğudu ve futbol maçının yarısını seyretmek için geri gitmeliyim.
و شريحة اللحم أصبحت باردة و لدي نصف مباراة للحاق بها

Bekle, çift değerler, sıcak ve soğuk, mantıklı değil. Şimdi de hareket ediyorlar.
قراءات ثنائية, واحدة باردة و الأخرى ساخنة, ذلك غير منطقي

Bir sıcak ve hararetli, birdenbire de soğuk ve rutubetli oluyor.
في لحظة واحدة كانت دافئة ، ثم فجأة اصبحت باردة و رطبة.

Bunlar gerçekten oldukça güzel, soğuk ve şekerli.
هذه في الحقيقة جيدة جدا تعرفِ, باردة و حلوة

- Çok soğuk ve tozlu. - Öyle kalacak.
انها باردة و بها تراب ستبقى هكذا

Bazılarına göre Bette soğuk ve sevimsiz biriydi.
شوهدت باردة و غير متعاطفة من قبل البعض

Bugün geldiğimde hala oradaydı, soğuk ve...
واليوم ,عندما وصلت , كانت ماتزال هناك, باردة... و

Canım, ellerini bir tut, soğuk ve yapış yapış.
اذا لمست يده ستشعر إنها باردة و متعرقة

soğuk ve terli bir kadın. 54 numaralı tutucu annen sopayı daha iyi tutuyormuş!
امرأة باردة و متعرقة يا رقم 54

Hava soğuk ve siz yalnız mıydınız?
أكنتِ باردة و وحيدة؟

Madrid soğuk ve tehlikeli.
إنها باردة و خطيرة في مدريد

soğuk ve huysuzsun.
أنتِ باردة و لاذعة

Deri soğuk ve terli.
diaphoretic البشرة باردة و

Bir süre sonra da soğudu ve bu hiç hoşuma gitmedi.
وبعد فترة، أصبحت باردة و... لم أحب ذلك

Dinlenmeli ve bol sıvı tüketmeli-- ve soğuk kompres yapmalı ve yağlı yiyecekler yemelisin.
اقصد , بأنه يجب ان ترتاحين وتشربين سوائل اكثر و كمادات باردة و طعام دهني