Madem bu kadar yük oldum, bir tane daha iyilik isteyebilir miyim? | Open Subtitles | حسنا، منذ أن أصبحت عبئا هل بالإمكان أن أطلب خدمة واحدة أخرى؟ |
Peki, sizi, bizimle bir içki içmeye ikna edebilir miyim? | Open Subtitles | الآن هل بالإمكان أن أقنعك بالانضمام لنا فى الشراب ؟ |
Bu her neyse erteleyebilir miyiz? Bir görüşmeye geç kalıyorum. | Open Subtitles | مهما هذا حول، هلّ بالإمكان أن نحن نعمل هو تاليون؟ |
O zamandan beri, bu büyük ve heyecanlı dünyanın içine girdiğim için hepsini keşfetmek istedim. Hepsini bir seferde istiyordum; ama bunun mümkün olmadığını da biliyordum. | TED | منذ ذاك، ولأني الآن في هذا العالم الممتع الواسع، أردت استكشافه بأكمله. أردته كله بآن معاً، لكن عرفت أنه ليس بالإمكان. |
Söylediğim gibi bir şeye işte. Artık cevap verir misin? | Open Subtitles | النوع الذي سبق وأخبرتك عنه الآن هل بالإمكان أن تجيبني؟ |
Ve bayanlarınızdan biri bugün beni ziyaret edebilir mi diye merak ediyorum? | Open Subtitles | اتسأل فيما إذا كان بالإمكان أن تزورني إحدى النساء من عندك اليوم |
Gel buraya. Yumurta toplamama yardım eder misin? | Open Subtitles | هل بالإمكان أن تساعدني بأعمالي المزعجة اليوم؟ |
- Alo.. - Evet, evet buradayım, beni duyuyor musun? | Open Subtitles | أجل أجل أجل أجل أنا هنا هل بالإمكان أن تسمعنى؟ |
Aşıyı ona bizzat verme şerefini bana bırakır mısınız Lütfen? | Open Subtitles | هـل بالإمكان رجـاءا أن أمنح الشـرف العظيم لإعطائها اللقاح بنفسي؟ |
Bay Gittes eğer mümkünse, bu konuyu yalnız görüşebilir miyiz? | Open Subtitles | سيد جيتس، هل بالإمكان أن نناقش هذا الأمر لوحدنا؟ |
Bu beni çok heyecanlandırmıştı ve etrafta hoplaya-zıplaya duyduğum her olası cümleyi buna çevirebilir miyim diye denemeler yapıyordum. | TED | لقد كنت متحمسا للغاية حيال تلك الفكرة، أجرب هذا وذاك محاولا أن أكتشف هل بالإمكان تحويل كل جملة أسمعها إلى هذا. |
Her gece Hachi'yle görüşebilir miyim? | Open Subtitles | هَلّ بالإمكان أَنْ أَرى هاشي كُلَّ لَيلة؟ |
Yani, sahiden buradan gidebilecek miyim? | Open Subtitles | ثمّ، أنا حقاً هَلّ بالإمكان أَنْ يَتْركُ هنا؟ |
Bu silah muhabbeti kalbimin küt küt atmasına neden oluyor. Traid'a dönebilir miyiz? | Open Subtitles | ثرثرة الأسلحة هذه تثير الدماء داخلى هلّ بالإمكان أن نعود إلى المحكمة ؟ |
Eğer sizinlealakalı bir durum bile olsa, davayı inceleyebilir miyiz? | Open Subtitles | إذا هو لَهُ شيء متعلق بأنت، هَلّ بالإمكان أَنْ نَتحرّاك؟ |
Birinin dikkatini kontrol etmenin mümkün olduğunu düşünüyor musunuz? | TED | أتعتقدون أنّ بالإمكان التحكم بانتباه الآخرين؟ |
Yeni üretim devrimi bunu mümkün kılıyor. | TED | الثورة التصنيعية الجديدة جعلتها بالإمكان |
Eğer saçmalarsan, benim... sana... sana kaybetme dediğim aleti, verir misin? | Open Subtitles | إذا قمت بفكها لن يكون بالإمكان الشيء الذي في جيبك بسرعة |
- Bugün günlük işlerime yardım eder misin? | Open Subtitles | هل بالإمكان أن تساعدني بأعمالي المزعجة اليوم؟ |
Onu burada hayal edebiliyor musun? | Open Subtitles | هَلّ بالإمكان أَنْ تَتخيّلُ الأستاذَ هنا؟ |
Artık eve gidebilir miyiz? | Open Subtitles | هَلّ بالإمكان أَنْ نَذْهبُ إلى البيت الآن؟ |
- Beni mi bekliyor? Lord hazretlerinin bana söylediği buydu, efendim. Lütfen bu taraftan gelir misiniz? | Open Subtitles | هذا ما أخبرني به سيادته، سيدي هل بالإمكان أن تأتي من هذا الطريق رجاءً؟ |
Eğer mümkünse George Sims ile görüşmek istiyordum. | Open Subtitles | في واشنطن دي سي، أنا أودّ أن أتكلّم مع جورج سيمس إذا كان بالإمكان |
Bu ciltlerden birini emanet olarak alabilir miyim? | Open Subtitles | هلّ بالإمكان أن أستعير أحد هذه المجلدات؟ |
Bir süre benim yıkamamı ister misiniz? Siz de kurularsınız. | Open Subtitles | تَحْبُّني أَنْ أَغْسلَ الاواني وأنت هَلّ بالإمكان أَنْ تَمْسحُي ؟ |