Bu şartlar altında, Mösyö, size bir özür borçluyum. Bir miktar da para. | Open Subtitles | تحت هذه الظروف يا سيدي، أنا مدين لك بالاعتذار و ارجاع بقية نقودك. |
O gecenin tamamını silebilmeyi isterdim ve size bir özür borçluyum. | Open Subtitles | وأنتمى لو أستطيع أن أمحو تلك الليلة بأكملها. وأدين لكم بالاعتذار. |
- Sana bir özür borçluyum. | Open Subtitles | ـ أنا مدين لك بالاعتذار ـ هذا ليس صحيحاً |
Sanki bazı insanlar ben onları durduruncaya kadar özür dilemeye başlayacaklar. | Open Subtitles | يبدو أن هُناك بعض النّاس عليهم أن يبدأواْ بالاعتذار حتّى أُكتفي. |
İkimizin de özür dilemeye hakkı bile yok. | Open Subtitles | .لا يملك أيٌّ منّا نحن الاثنان الحقّ حتّى بالاعتذار |
"Bu fırsatı, ayın 23'ünün gecesi gerçekleşen olaylar için sizden resmen özür dilemek için kullanmak istiyorum." | Open Subtitles | ..أريد أن انتهز هذه الفرصة بالاعتذار لأحداث الليلة، يومَ 23 من هذ الشهر |
özür dileyerek işleri daha da kötüleştirmeye çalışma. | Open Subtitles | حاولي الا تزيدها تعقيدا بالاعتذار , حسنا ؟ |
Hey, küçük dostum, Sana bir özür borç... | Open Subtitles | انت,ياصديقي الصغير اعتقد اني ادين لك بالاعتذار. |
- Mürettebat artık boşaltabilir, Kaptan. - Kızımı bulacağız, ve ona bir özür borcunuz olacak. | Open Subtitles | بإمكان الطاقم النزول الآن سنجد ابنتي و ستدين لها بالاعتذار |
Bir parça ha Evet bir parça ,sana bunun için bir özür borçluyum, ki çok yakın bir zamanda yerine getireceğim Acele etme | Open Subtitles | جزئيا.و الذى، ربما قد أدين لك بالاعتذار من اجله |
Kötü geliştirme stratejisinden bahsetmişken, hepinize bir özür borçluyum. | Open Subtitles | بالنسبة للتحدث عن استراتيجيّة التنمية السيئة فأنا أدين لكم جميعاً بالاعتذار |
Yüzbaşı, sanırım sana bir özür borçluyuz, değil mi? | Open Subtitles | أعتقد أننا مدينون لك بالاعتذار ؟ |
İşin aslına bakarsak... bana bir özür borçlusun. | Open Subtitles | في نفس الوقت كبقيَة التافهين الآخرين في الحقيقَة... أنتَ مدينٌ لي بالاعتذار نوعاً ما |
Oğlum, galiba sana bir özür borçluyum. | Open Subtitles | يا كلب ، أظن أنني أدين لك بالاعتذار |
Nasıl özür dilemeye başlayabileceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | لا اعلم كيف استطيع البدء بالاعتذار |
Sonra ne kadar aptal olduğunu söyleyerek özür dilemeye başlarsın. | Open Subtitles | وبعدها إبدئي بالاعتذار لـ .. حسناً |
özür dilemeye başladı. | TED | لقد بدأ بالاعتذار. |
Tamam, öncelikle amcan ve ben geçen haftaki davranışımız için özür dilemek istiyoruz. | Open Subtitles | حسنا من البداية عمك وانا نرغب بالاعتذار لسلوكنا الاسبوع الفائت |
Tatlım konuşma tarzımdan dolayı senden tekrar özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | عزيزتي ارغب بالاعتذار مجددا عن الطريقك التي حادثتك بها |
Bacak vardır utanır ve özür dilemek ister. | Open Subtitles | الساق المتوردة التي ترغب بالاعتذار |
Bu durumda sanırım özür dileyerek başlamalıyım. | Open Subtitles | في هذه الحالة، أعتقد أنني يجب أن تبدأ بالاعتذار عن وجود |
özür dileyerek başlamak istiyorum. | Open Subtitles | انا من الممكن ان ابدء بالاعتذار |
Phillip'ten özür dileyerek başlayabilirsin. | Open Subtitles | rlm; ربما يمكنك البدء بالاعتذار إلى "فيليب". |