"بالبئر" - Traduction Arabe en Turc

    • kuyuya
        
    • kuyunun
        
    • kuyuda
        
    Yol boyunca kötü büyücünün zebanileri Deniz'i babasından çalmak ve lanetli kuyuya atmak istediler. Open Subtitles حاولت الساحرة ووحوشها على طول الطريق خطف دينيز وقذفه بالبئر الملعون
    kuyuya gelince geri almak diye birşey yok. Open Subtitles ليس هناك مايسحب قوله عندما يتعلق الأمر بالبئر
    O da bana, kuyuya atılan adamın büyük bir ihtimalle aziz olmadığını ve orada kalmasının daha uygun olacağını söyledi. Open Subtitles وقال لي بأنّه إذا قام أحدهم برمي رجل بالبئر فمن المحتمل بأنّه ليس قدّيساً ومن الأفضل أن نتركه هناك
    Annesi onu öldürü. Bir kuyunun dibinde ölüme terk edildi. Open Subtitles هي قُتِلتْ مِن قِبل أمِّها بتركها تغرق بالبئر
    Kafasını kuyunun kenarına çarptı, sonra oraya yapışıp kaldı. Open Subtitles لقد صدمت رأسها بالبئر ثم انحنت فوقه
    Kendim için ve kontrol edemediğim şeyler için endişelenmeyi bırakıp ruhu bir kuyuda sıkışan bir kıza yardım edeceğim. Open Subtitles لا تقلقى علىّ، هذه الأشياء لا أستطيع السيطرة عليها مساعدة طفلة ميته روحها متمسكه بالبئر
    Beni zehirleyip kuyuya atmak için hazırladığın "küçük planı" bozuyorum! Open Subtitles أنا أخرّب " خطتك الصغيرة " لتسميمي ورميي بالبئر مرة أخرى
    İyi, güzel de, kuyunun içindeki o olabilirdi. Open Subtitles أجل، وربما يكون هو نفسه الذي بالبئر
    kuyunun yanından gelip geçiyordum. Open Subtitles الذهاب والاياب مروراً بالبئر
    Dün gece kuyuda üzücü bir şey oldu. Open Subtitles وقعت مأسأة بالبئر البارحة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus