Önce dans etti ve odası Bale kıyafetleriyle doldu. | Open Subtitles | في البداية كانت راقصة ولكن غرفتها أصبحت مملوءة بالباليه |
Tüm öğrencilerin Bale dışındaki tüm diğer derslerde de başarılı olmaları gerekiyor. | Open Subtitles | هل تدرك أنّ جميع التلاميذ , يجب أن يحققوا أعلى المعايير , ليس فقط بالباليه . بل حتى بعملهم الأكاديمي الإعتيادي |
Önce dans etti ve odası Bale kıyafetleriyle doldu. | Open Subtitles | في البداية كانت راقصة ولكن غرفتها أصبحت مملوءة بالباليه |
baleyle ilgili her şeyi göz önünde tutmak çok hassas bir denge, değil mi? | Open Subtitles | كل ما يتعلق بالباليه لا يعدو كونه مجرد توازن دقيق، صحيح؟ |
Her neyse, bu günlerde baleyle ilgiliyim daha çok. | Open Subtitles | -على أى حال . أنا حقا ً هذه الأيام بالباليه |
Çok güzel ve çok iyi Bale yapıyor. | Open Subtitles | وهي جميله جداً وبارعه بالباليه |
Şey, adım Winston ve bir Bale(ballet) düşkünüyüm. | Open Subtitles | حسنًا، أنا أدعى (ونستون) وأنا مغرم بالباليه |
Bütün bunlar baleyle ne ilgisi var? | Open Subtitles | ما علاقة هذا بالباليه ؟ |