Sana her hafta 100.000 veriyorlar ve sen bankalara güvenmiyorsun. | Open Subtitles | يعطونك 100 ألف كل أسبوع، وأنت لم تعد تثق بالبنوك |
Kanada nakdi taşıyorum çünkü orada çok işim çıkıyor ve bankalara güvenmiyorum. | Open Subtitles | احمل نقود كندية لأنني اقوم بالكثير من الأعمال هناك و لا أثق بالبنوك. |
Swai asla bankalara güvenmezdi ama elinde ne varsa teklif etti. | Open Subtitles | "سواي) لا يَثق حتى بالبنوك)، لكن قدّم كُلّ شيء كان لديه." |
Böylece bütün gün bankalarla görüştük. | Open Subtitles | ولهذا ، كنا نجتمع بالبنوك طوال اليوم |
Bütün gün bankalarla toplantılara girdik. | Open Subtitles | ولهذا ، كنا نجتمع بالبنوك طوال اليوم |
Levi bankalara güvenmezdi, içinde gizli bir çekmecesi olan eski tip bir masam vardı. | Open Subtitles | لا يثق(ليفاي)بالبنوك وكان لديّ مكتب قديم قابل للسحب من الأعلى يوجد فيه دُرج سرّي,حيث |
bankalara inanmıyordu? | Open Subtitles | ربما أنه لم يكن يثق بالبنوك |
Kız arkadaşım Kelly, hayvan kıyameti sırasında bankalara pek güvenemedi. | Open Subtitles | (كيلي)، صديقتي الحميمة لم تثق بالبنوك بأفضل الأوقات فما بالكِ خلال نهاية العالم من قِبل الحيوانات |
bankalara güvenmiyorum. | Open Subtitles | لا أثق بالبنوك |
Uluslararası bankalarla olan bağı gözetleme fotoğrafları... | Open Subtitles | صِلاته بالبنوك العالمية، صور المراقبة... |