- Tanıştığımıza memnun oldum. - Tanıştığımıza memnun oldum. | Open Subtitles | ـ سررت بالتعرف عليكِ ـ سررت بالتعرف عليكِ |
- Tanıştığımıza memnun oldum büyükelçi. - O zevk tamamen bana ait. | Open Subtitles | سعيدة بالتعرف عليك أيها السفير - الشرف كله لي - |
Benim güzel torunlarım birbirine alışıyor ve birbirlerini tanımaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | أنا سعيد لأن حفيدتي الجميلتين متوافقتان وبدئا بالتعرف على بعضهما |
Benim güzel torunlarım birbirine alışıyor ve birbirlerini tanımaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | أنا سعيد لأن حفيدتي الجميلتين متوافقتان وبدئا بالتعرف على بعضهما |
Knox Teknoloji ses tanıma yazılımı yüklenmesi onaylandı. | Open Subtitles | اكتمال نقل برنامج نوكس للتقنيات الخاص بالتعرف الصوتى |
Yine de Tanıştığıma memnun oldum. | Open Subtitles | سعدت بالتعرف عليك على أية حال. هل سيخرج؟ |
Buraya geldiğimden beri Jeannie'nin yeni ailesini tanımaktan dolayı çok mutlu oldum. | Open Subtitles | منذ أن وصلت الي هنا, منذ يومين كان لي عظيم السرور بالتعرف الي عائلة جيني الجديدة |
Janice Malloy Salazar'ı Lisa Bayle'in katili olarak teşhis etti, ama önce, Cliff Howard'ı da onayladı. | Open Subtitles | شكراً لكِ لقد قامت جانيس مالوي بالتعرف على سالازار بأنه قاتل بايل |
Hadi. Gidelim. Sizinle tanışmak güzeldi. | Open Subtitles | هيا لنذهب حقا سعيدة بالتعرف عليكم يا أصحاب |
- Tanıştığımıza memnun oldum, Bayan Parsons. | Open Subtitles | سعيدٌ بالتعرف عليكِ سيدة بارسونز |
Hey, Tanıştığımıza memnun oldum. İyi yolculuklar. | Open Subtitles | سرت بالتعرف بك أتمنى لكما التوفيق |
Tanıştığımıza ne kadar memnun olduğumu anlatamam. | Open Subtitles | لا يمكن للكلمات وصف حماستي بالتعرف اليك |
Tanıştığımıza sevindim! | Open Subtitles | سعيد بالتعرف عليك |
İşleri ağırdan aldık, birbirimizi tanımaya vakit ayırdık. Sonrasında adım adım beraber çalışmayı öğrendik. | TED | لذلك بدأنا بالتعرف على بعضنا البعض ببطء وتعلمنا كيف نعمل معًا تدريجيًا. |
Onu, arkadaşlarını ve ailesini tanımaya başladım ve ona üniversite son sınıf tezim olarak onun hayatı ile ilgili yazmam hakkında ne düşündüğünü sordum. | TED | بدأت بالتعرف عليه وعلى أصدقائه وعائلته، وسألته ماذا اعتقد بشأن كتابتي عن حياته لبحث تخرجي في الكلية. |
Birbirimizi tanımaya başlayınca farklı olduğunu düşünmeye başladım. | Open Subtitles | عندما بدأت بالتعرف عليك أحسست بتحسن ملحوظ. |
Lucius'ı tanıma şansın olduğu zaman, Onun çok bilge ve kibar... | Open Subtitles | عندما تسمح لك الفرصة بالتعرف على لوشيوس. أنه حقا رجل حكيم ونادر |
Olay yerindeki fotoğrafları yüz tanıma programına koydum. | Open Subtitles | حسناً، دعني أقوم بالتعرف على الوجه مقارنة بصور مسرح الجريمة لدينا. |
Gale'nin yeni arkadaşıyla Tanıştığıma sevindim. | Open Subtitles | لطالما سعدت بالتعرف على أشخاص من طرف غيل |
Hayır, bu yüzden, saldırı gücü görüntü alırken kimliğini teşhis etmeni istedik. | Open Subtitles | لا، لهذا نريدك أن تقوم بالتعرف عليه عندما يكون لدى القوات صورة للموقع |
Sizinle tanışmak büyük keyif, efendim. Ama burada ne yapıyorsunuz? | Open Subtitles | سررتُ بالتعرف عليك يا سيدي لكن ماذا تفعل هنا؟ |
"Hoş birisin ve seni daha iyi tanımak istiyorum" demiyor. | Open Subtitles | هي لم تقل انك شخص جيد وارغب بالتعرف عليك |
Seni tanıdığıma çok memnunum. | Open Subtitles | سعيدة بالتعرف عليك. |