Bunu yapmak için teknoloji veya bilgisayarlarla ilgisi olmayan birkaç şeyden şimdi bahsetmek zorunda kalacağım. | TED | والآن للقيام بذلك سيكون عليّ الحديث عن أشياء كثيرة والتي ليس لها علاقة بالتقنية والحواسيب. |
eğer teknoloji işi ise, pazarlamaya, ve satışa, ve yönetime, ve saireye kadar gider. | TED | إذا كان العمل متعلقا بالتقنية, إلى التسويق و المبيعات و الإدارة و هكذا. |
Çok fazla enerji gerektiren geleneksel tarımı yüksek teknoloji ile entegre etsek ve bunları birleştirsek? | TED | ماذا لو دمجنا الزراعة التقليدية التي تتطلب الكثير من الطاقة بالتقنية العالية وجمعنا بينهما؟ |
Sayısız korsan gemisini batırdığı bilinen, Parmak Bombası adlı efsanevi teknik! | Open Subtitles | عرفت بالتقنية الأسطورية قنبلة أصابع السفن عرفت بالتقنية الأسطورية قنبلة أصابع السفن |
Modern teknolojiyle, modeller yapmak için bilgisayarları kullandık. | TED | لذا بالتقنية الحديثة، أستخدمنا كمبيوتر لصنع نموذج. |
Şey... Uzayın derinliklerinin keşfedilmesi için yüksek teknolojiye sahip yeni uzay programının açılışını ilan ediyorum. | Open Subtitles | اريد ان اقول انه تم اقتتاح قسم خاص بالتقنية الحديثة |
medya teknolojisi ile güçlendirilmektedir kimsenin olası olduğunu düşünmediği şekilde. | Open Subtitles | انها تتعزز بالتقنية الإعلامية لا أحد أبدا من قبل فكر بأن ذلك كان ممكنا. |
Bunun teknoloji ile bir ilgisi yok. Bu, insanlar ve hikayeler ile ilgili. | TED | إنها لا تتعلق بالتقنية. إنها تتعلق بالأشخاص والقصص. |
Geleceğinize, çocuklarınızın sağlığına teknoloji vasıtasıyla güvenli ve huzurlu kılınmış bir dünyaya önem veriyorsanız şimdi tam zamanı. | Open Subtitles | إن كنتم تكترثون لمستقبلكم و صحة أبنائكم و العالم الذي أصبح آمناً و مسالماً بالتقنية فالآن هو الوقت المناسب. |
Yeni teknoloji ve gelişmiş lojistikle imparatorluklar yayılıyor çok büyük kara parçaları merkezi bir kontrol altında birleştiriliyor. | Open Subtitles | بالتقنية الحديثة وتحسّن التخطيط والتنفيذ، |
İlham geleceğin kilidini çözer, teknoloji ondan sonra yetişir. | Open Subtitles | .الإلهام يعد بوابة المُستقبل .بالنهاية، يُمكن اللحاق بالتقنية |
15 yıllık özenli planlama petrol çıkarlarını baltalamak için geliştirilen servet değerindeki teknoloji boşa gitti. | Open Subtitles | خمسة عشر عامًا من التخطيط الدقيق الثروة يتم زيادتها بالتقنية لتقويض المصالح النفطية ذهبت سُدى |
teknoloji hakkında basit bilgilere sahip olduğumu itiraf ediyorum. | Open Subtitles | أوَتعلم، أعترف أنّ لديّ معرفة أساسيّة بالتقنية الموجودة هُنا، |
Mühendislerimiz yıllardır teknoloji ve büyüyü birleştirmişlerdir. | Open Subtitles | أمضى مهندسونا سنوات في دمج الشعوذة بالتقنية |
Doğru teknoloji ile tamamen önlenebilir bir kazaydı. | Open Subtitles | يمكن الوقاية من الحوادث بالتقنية الصحيح تماماً |
Hepsi çok teknik ve gerçekten çok sıkıcı korkarım. | Open Subtitles | كل شىء متعلق بالتقنية وكل الأشياء المملة إن صح التعبير |
teknik artık işe yaradığına göre ekip, hükümdarların bu sıra dışı olgusuna havada birçok farklı açılardan bakmaya çalışıyor. | Open Subtitles | بالتقنية التي يعملون بها الآن، يلتقط الفريق المزيد من الصُور لإضافة مشهدٍ هوائي على ظاهرة الفراشات الضخمة. |
Addison'un e-postalarını iz bırakmadan gerçek zamanlı olarak kesebilecek kadar teknik bilgiye sahip birisi. | Open Subtitles | شخصاً ما مهووس بالتقنية كفاية ليكون قادراً على أعتراض إيميل ادرسون في الوقت الحقيقي بدون تعقب |
Farklı şekilde nasıl düşünebiliriz, kendi kendine etkili bir şekilde sosyal katılımcılar haline gelen teknolojiyle olan ilişkimiz hakkında? | TED | كيف يمكننا أن نفكر بشكل ختلف حول علاقاتنا بالتقنية, أشياء تصبح مشاركة إجتماعيا بشكل فاعل بما يناسبها؟ |
Seni bulması için teknolojiye olan inancın benim o teknolojiyi yok etme inancından fazla. | Open Subtitles | ثقتك بإمكانية إيجادك بالتقنية أكبر من ثقتك بقدرتي على التصدي لها، أنا اتفهم هذا |
Tess'i kavga etmeden önce uzaylı teknolojisi ile yaratılmış bir küreden ve içinde yaşam olduğundan bahsetmişti. | Open Subtitles | قبل أن أتشاجر مع (تيس)، تحدثت عن كريّة سماوية، وصفتها بالتقنية الفضائية، وقالت أنّ ثمة حياة بداخلها. |