"بالثالثة" - Traduction Arabe en Turc

    • yaşında
        
    • yaşındayken
        
    • yaşındaki
        
    • üç yaşındayım
        
    • üç yaşından
        
    O arabayı çaldınız ve 23 yaşında bir çocuğa çarptınız. Open Subtitles أنتَ سرقت السيارة ، و وقعتَ بتلكَ الحادثة مع فتى بالثالثة و العشرون من عمرهِ.
    Üç yaşında onunla yaşamaya başladım, alışkınım. Open Subtitles لقد ذهبت للعيش معه عندما كنت بالثالثة لقد اعتدت على هذا
    Üç yaşında onunla yaşamaya başladım, alışkınım. Open Subtitles لقد ذهبت للعيش معه عندما كنت بالثالثة لقد اعتدت على هذا
    Üç yaşındayken merdivenlerden düştü, ...ve büyümemeye başladı. Open Subtitles عندما كان بالثالثة وقع من السلّم بالأسفل فتوقف عن النمو
    O daha 3 yaşındayken benim yazı hatalarımı düzeltirdi. Open Subtitles لقد كانت تصحح كتاباتي منذ كانت بالثالثة من عمرها
    Siz 73 yaşındaki bir erkeği seksten vazgeçirmeye çalışın. Open Subtitles حاول إثناء رجل بالثالثة و السابعين عن الجنس
    - Ben üç yaşındayım. Open Subtitles أنا بالثالثة
    O üç yaşından beri bunu yapıyorum.'Hoşçakal. Open Subtitles بيعُمِلَه منذ ان كَانَ بالثالثة. ' مع السلامة.
    15 yaşında, arkadaşlarım bekaretini kaybetti. Ben görme duyumu kaybettim. Open Subtitles بالثالثة عشر فقد أصدقائي عذريتهم، بينما أنا فقدتُ بصري.
    Seni ilk gördüğüm zamanı hatırlıyorum. 13 yaşında falandın. Open Subtitles أتذكر أول مرّة رأيتكِ فيها، كنتِ بالثالثة عشر من عمرك
    23 yaşında olduğunu, bilişim teknolojisinde çalıştığını söyledi. Open Subtitles قالت أنها بالثالثة والعشرين، وكانت تعمل بتكنولوجيا المعلومات.
    Yani, sekiz yaşındayken yaşadığınız yerden taşındığınızda seninle birlikte geldiğini, on üç yaşında, başka bir yerde yaşarken tekrar geldiğini ve şimdi burada olduğunu söylediğinde neyle karşı karşıya olduğumuzu anladım sanırım. Open Subtitles إذن أنتِ تخبريني أنه إنتقل من المكان الذي كنتِ تعيشين فيه عندما كنت بالثامنة ثانيةً مكان ما تسكنين إلى البيت الآخر وأنتِ بالثالثة عشر والأن هنا
    - Yani, 8 yaşında yaşadığınız evden 13 yaşındayken oturduğunuz eve, sonra buraya kadar sizi takip etmiş. Open Subtitles إذن أنتِ تخبريني أنه إنتقل من المكان الذي كنتي تيعيشين فيه و أنتِ بالثامنة إلى البيت الآخر الذي كنتي تعيشين فيه و أنتِ بالثالثة عشر ؟ و الآن هو هنا ما نتعامل معه ؟
    13 yaşında falan olduğumu biliyorsun. Tek istediğim ağlamaktı. Open Subtitles تعلم كنت بالثالثة عشر لقد بكيت
    13 yaşındayken Tracy'in evine gizlice girerken beni yakaladı. Open Subtitles أمسك بي متسللاً لمنزلها و أنا بالثالثة عشرة كانت تعيش بجواري
    O kol değnekleriyle geziyor olmanın nedeni, 3 yaşındayken sana basketbol öğretmem değil. Open Subtitles انت لست على هذين العكازين لاني اعطيتك كرة سلة عندما كنت بالثالثة من عمرك
    Ben 5 ve kardeşim de 3 yaşındayken annem öldü ve babam da serbest kaldı. Open Subtitles وعندما كنت بعمر الخامسة وأختي كانت بالثالثة أمي توفيت وأبي تحرر من قبضتها عليه
    Sizler "Frankie gevşemenizi istiyor" yazan tişörtleri giyerken ben belirtileri bu şekilde başlayan 73 yaşındaki bir kadını tedavi ediyordum. Open Subtitles بينما كنتم لاتزالون أطفالاً كنت أعالج امرأة بالثالثة و السبعين مرت بهذا التطور من الأعراض
    Neden hiçbir gazetede, olay yerinde bulunan 3 yaşındaki çocuktan bahsedilmemiş? ! Open Subtitles لم لا يوجد أيّ ذكر في أيّ من الصحف عن وجود صبيّ بالثالثة من عمره بمسرح الجريمة؟
    üç yaşından beri ailenden ayrısın. Open Subtitles لقد كنتَ مبعداً عن عائلتك مذ كنتَ بالثالثة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus