"بالحجارة" - Traduction Arabe en Turc

    • taş
        
    • taşlarla
        
    • taşla
        
    • taştan
        
    • taşları
        
    • kayalarla
        
    • Taşlanarak
        
    O zamanlar bir kadın çok kısa elbiseler giyseydi insanlar taş atabilirdi sana. Open Subtitles وفي ذلك الوقت ،كانت النساء متقاربة يبدو أن أحدا ما قد رماك بالحجارة
    Arkamda gördüğünüz videoda büyük, taş benzeri, eğri büğrü şeyler var, Bunlar iş birliğinin sonuçları. TED الآن، الفيديوهات المعروضة خلفي والتي تُظهر مخلوقاتٍ عملاقة متذبذبه وشبيهة بالحجارة هي نتاج التعاون مع تلك الوحوش.
    Cesur göstericiler, demir çubuklarla ve taş atarak tanklara saldırdı. Open Subtitles بينما قام المتظاهرون الشجعان بمهاجمة الدبابات بالحجارة والقضبان الحديدية
    Ta ki tüm mezar, masif taşlarla çevrelenene kadar. Open Subtitles حتى تصبح المقبرة بأكملها محاطة بالحجارة الصلبة.
    Böyle giderse taşla savaşmak zorunda kalacağız. Open Subtitles بهذا الشكل سينتهي بنا المطاف ونحن نحاربهم بالحجارة
    O ve onun sarhoş arkadaşı pencereme taş atıyorlardı. Open Subtitles هو و رفيقه التافه. كانا يقذفان بالحجارة علي نافذتي.
    Boynuna kadar gömülüp kızgın adamlar suratına taş atsın mı istiyorsun? Open Subtitles هل تريدين ان تكوني مدفونة الى رقبتك والناس الغاضبة ترميك بالحجارة على رأسك ؟
    Kendisi bu kadar yağlı olan biri karşısındakine taş atmaz dostum. Open Subtitles أتعلم , الاشخاص الذي منزلهم من زجاج لا ينبغي عليهم أن يلقوا بالحجارة يا صديقي
    Sıcak taş masajı. Sıcak taş masajı yapıyorlar. Open Subtitles تدليك بالجارة الساخنة, لديهم قاعة تدليك بالحجارة الساخنة.
    Globalleşmiş dünyamızda, yerliler su faturalarını yakıp polise taş atıyor. Open Subtitles في هذا العالم المعولَم، يحرق الهنود فواتير الماء ويرشقون الشرطة بالحجارة
    Aslında, Samanyolu ve Pegasus galaksilerinde bulunan birçok gelişmiş medeniyet son derece güçlü teknolojileri gizleyen ilkel taş yapılarda yaşamışlar. Open Subtitles فى الواقع العديد من حضارات الفضائين وجدت فى درب التبانة ومجرة بيغاسوس عاشوا فى بدائية من العمران بالحجارة
    Evimize taş ve asit şişeleri fırlattılar. Open Subtitles ألقوا بالحجارة والزجاجات الحارقة على منزلنا
    Koşan bir adamı ve bazı çocukların ona taş attığını hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر رجلا يركض و بعض الأولاد يقذفونه بالحجارة
    Midesini ağır taşlarla doldurmuşlardı ve kafası da kesilmişti. Open Subtitles لقد ملؤوا معدته بالحجارة وكان رأسه قد اختفى
    İngilizler silahlarla talim yapmamıza izin vermezler. Onun için biz de taşlarla yapıyoruz. Open Subtitles لن يسمح لنا الإجليز أن نتدرب بإسلحة لذا نتدرب بالحجارة
    Bir dakika öncesinde bana taşlarla saldırıyorlar sonra da oyun mu oynamak istiyorlar? Open Subtitles في دقيقة يضربونني بالحجارة و بعدها بقليل يريدون لعب الكرة ؟
    Çitinde bir delik vardı, taşla kapattım. Open Subtitles لقد رحل ، كان لديكِ ثقب في سياجكِ لذا سددته بالحجارة
    toparlarsak ne yazık ki ne yazık ki bir sonraki taştan konut bundan kim kuşku duyabilir ki toparlarsak acele etmeyelim toparlarsak kafatası küçülmektedir ufalmaktadır aynı zamanda koşut olarak bilinmeyen nedenlerle tenise rağmen sonra sonra sakal alevler göz yaşları taşlar öylesine masmavi öylesine dingin kafa kafa ve kafa Open Subtitles سيخبرنا, أعاود, وأسفاه على .. باختصار مملوءة بالحجارة, من يمكنه الشك بذلك أعاود ولكن ليس سريعاً, أعاود الجمجمة
    Bu yolda kaldırım taşları var, yukarıya kadar. Open Subtitles انه شارع مرصوف بالحجارة وكله يتجه للاعلى
    Dün San Remo'da kayalarla dolu küçük bir tekne bulundu. Open Subtitles البارحة , تم العثور على قارب مليء بالحجارة في سان ريمو
    Taşlanarak ölmek gibi tuhaf bir istekte bulunmayacağım. Open Subtitles لَن أطلبَ شيئاً مُبهرجاً كرجمي بالحجارة حتى الموت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus