Tayını güvende tutarak bu kritik annelik testini geçti. | Open Subtitles | بالحفاظ على أمان صغيرها فقد اجتازت هذا الاختبار الحاسم للأمومة |
Ben de onu güvende tutarak Elijah'a verdiğim sözü yerine getiriyorum. Kısacası işleri yavaşlat lütfen. | Open Subtitles | وأنا أصون وعدي لـ (إيلايجا) بالحفاظ على سلامتها، فماطله رجاءًا |
Ama meğersem müşteriyi elinde tutmayı bile umursamayan biriymişsin. | Open Subtitles | لكنك تبدو أنك لا تهتم حتى بالحفاظ على هذه الحسابات. |
Aileni bir arada tutmayı neden bu kadar önemsediğimi sormuştun çünkü bir zamanlar kendiminkine sahip olma şansım vardı. | Open Subtitles | سألتني لماذا أهتمّ بالحفاظ على شمل عائلتك لأنّي حظيت بفرصة ذات مرّة للحفاظ على شمل عائلتي |
İngilizce konuşarak yüzünü korumana müsade edeceğim. | Open Subtitles | سوف أسمح لك بالحفاظ على ماء وجهك بالتحدث بالإنجليزية |
Dünyayı korumana yardım etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن اساعدك، بالحفاظ على هذا العالم متحرك .... |
Şirket müşterinin gizliliğini sağlamak zorundaydı araştırmacılardan bile. | Open Subtitles | الشركة ملتزمة بالحفاظ على سريّة عملائها، حتى من الباحثين |
Şirket müşterinin gizliliğini sağlamak zorundaydı araştırmacılardan bile. | Open Subtitles | الشركة ملتزمة بالحفاظ على سريّة عملائها، حتى من الباحثين |
Ant içtim. Sır olarak saklamak için. | Open Subtitles | لقد اقسمت بالحفاظ على السر |
Çünkü Frank Underwood bu ülkeyi güvende tutmayı başaramadı. | Open Subtitles | لأن "فرانك أندروود" فشل بالحفاظ على أمن هذه البلد |
Beni canlı tutmayı kafaya takmış durumda. | Open Subtitles | إنّه مولع بالحفاظ على حياتي |
Akıl sağlığını korumana yardımı olur. | Open Subtitles | -فسيساعدك بالحفاظ على اتزانك |
Ve bu da uzun soluklu istikrar sağlamak için en büyük umudumuz. | Open Subtitles | وكذلك أملنا بالحفاظ على استقرار طويل الأمد |
...adaleti sağlamak ve Camelot halkına... - Evet, yapacağım. | Open Subtitles | ...بالحفاظ على القوانين والأعراف - سأفعل، سأفعل - |
Bunu sır olarak saklamak için yemin ettim. | Open Subtitles | لقد اقسمت بالحفاظ على السر |