"بالرهان" - Traduction Arabe en Turc

    • bahsi
        
    • bahse
        
    • bahis
        
    • iddiayı
        
    • bahisten
        
    Varoşlara döndüğünde tekrar giyecek. Ben bahsi kazandıktan sonra. Open Subtitles سيحتاج لإرتدائها عند عودته للحي، بعد فوزي بالرهان
    bahsi kazandırırsan 100 doları senin. Open Subtitles مائة منهم لك لو ساعدتنا فى الفوز بالرهان
    Eğer adamlarını bu şekilde ziyaret ediyorsan, bahsi kazandığını söylemiş olman gerekirdi. Open Subtitles حسنا , اذا قطعت كل هذه المسافه لصيد ذاك الشاب فمن الافضل ان تخبرني انك فزت بالرهان ..
    Bir köpek yakalamıştık ve sen de onu eğiteceğine bahse girmiştin. Open Subtitles لقد مسكنا كلباً, وأنت قمتَ بالرهان على ذلك بأن يُمنُك تدريبه
    Buketi kimin kapacağına bahse girdik. Open Subtitles لقد قمنا بالرهان على الفتاة التي ستلتقط الباقة
    bahis kazanmayı kafalarına koydular mı onları hiçbir şey durduramaz. Open Subtitles عندما يريد هؤلاء الرجال ان يفوزا بالرهان فلن يوقفهم شىء
    Sizinle iddiaya girerim ve eminin ki iddiayı kazanacağım. TED سوف أراهنكم، وإنني على ثقة من أنني سوف أفوز بالرهان.
    Masaya dönüp büyük bahsi kazanana kadar onu oyalamaya devam et. Open Subtitles ايقة فى الاعلى مدة كافية لكى انتهى من اللعب و افوز بالرهان الكبير
    bahsi kazanacağımı hayal ederken böyle olacağını düşünmemiştim. Open Subtitles تعرفين، عندما صورت الفوز بالرهان أنا لم أتصورك مثل ذلك
    Munger bahsi kazansaydı, Petromunda Matkabı'nı alacaktı. Open Subtitles اذا فاز مانجر بالرهان , سوف يحصل على حفار البتروموندو
    Biraz suşluluk hissediyorum ama sanırım bahsi kazanabilirim. Open Subtitles أشعر بالقليل من الذنب، لكن أعتقد أنّني فزتُ بالرهان.
    Gita gelsin, ona bahsi kazandığını Söyleyeceğim. Open Subtitles دع جيتا تأتى. سأخبرها أنى فزت بالرهان
    bahsi de kazanmak istemiştim, ama kazanamadım. Open Subtitles ...أردتُ الفوز بالرهان أيضاً، و لم أتمكن من ذلك
    Fakat, asıl planınız bu bahsi Eva'ya yaptırmaktı. Open Subtitles لكن الخطه الحقيقيه, هي دفع "ايفا" القيام بالرهان
    Öde bakalım, Mortimer, bahsi ben kazandım. Open Subtitles إدفع ما عليك، فزت بالرهان
    Bir bahse girdim, bu suçsa neden polis çagirmiyorsun? Open Subtitles اسمع سيدى , لقد فزت بالرهان لو هذه جريمة لما لا تطلب الشرطة
    bahse girmek için hiç paran yoksa, O zaman, hayatın üstüne bahse girmeye ne dersin? Open Subtitles إذا لم يكن لديك المال الكافي للرهان, فما رأيك بالرهان بحياتك؟
    İlk kez bahse girdik ve büyük ikramiyeyi kazandık. Open Subtitles بالنسبة لى , كانت الفتاة الوحيدة التى تكفينى , وقد فزت بالرهان
    Mutlu mekânda bahis ve kumarın hiçbir çeşidine izin verilmediğine eminim. Open Subtitles ليس مسموح بالرهان و المراهنة من أي نوع في مكان السعادة
    Kazanmadın. bahis, kimin virüsü daha hızlı silebileceğiydi. Open Subtitles لم تفز بالرهان, فالرهان كان حول من يستطيع إزالة الفيروس بوقت أقل
    İddiayı kaybettiğini ve bir yıl daha onu temizleyip besleyeceğini söyle. Open Subtitles أخبريهم أنك خسرت بالرهان وعليك أن تغسليه وتطعميه لمدة سنة
    Mets'te bahisten kazandığın kahverengi Camaro vardı ya. Open Subtitles هل اشتريت سيارة كامارو البنية مما تجنيه بالرهان على الميتس؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus