Diyelim ki sandviç alıyorlar ya da grip olmuş hasta yataklarına yatıyorlar. | Open Subtitles | لنقُل أنهم يبتاعون شطيرة، أو بالفراش مصابون بالزكام.. يتعافون تحت اسم مفترض |
Sevgili Dr. Crane grip olduğundan.. ...yalnız bu gece için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا اليوم لأن عزيزنا د.كراين مصابٌ بالزكام |
Sevgili dostlar, hava çok soğuk. Hepiniz üşütebilirsiniz. | Open Subtitles | والآن يا أصدقائي الأعزاء، فإن الطقس بارد وسوف تصابون بالزكام |
Annemler senin soğuk algınlığına yakalanmandan korkuyordu. | Open Subtitles | والدي خائفين من أن تُصاب بالزكام أرسلوا لك هذا |
Birisi nezle olursa bazen eşi de olur bazense olmaz. | Open Subtitles | إذا كان شخص مصاباً بالزكام, فأحياناً شريكه يلتقطه, وأحياناً لا. |
Sanırım kuzu etinden. Isıtılmadan da yenebilir! | Open Subtitles | إظنه من الحمل يمكننا الإصابة بالزكام |
Bilirsin, ceketini unutur sonra burnu büyür ve bazı g. tler ona Kleenex vermek yerine "Snot" derler. | Open Subtitles | لقد نسيَ سترته وأصيب بالزكام وبدلاً من إعطائه منديلاً حظيَ بهذا اللقب |
Ve bu gece ilişkide erkek arkadaşı üşütüp yatağa serilen kadın rolünü oynuyordum. | Open Subtitles | والليلة, كنت اؤدي دور المرأة بالعلاقة الرائعة التي كان رفيقها الحميم مصاب بالزكام |
- Üstünü değiştir yoksa üşüteceksin. - soğuk umurumda mı sanıyorsun? | Open Subtitles | ـ ماريان يجب أن تغيري ثيابك، سيصيبك الزكام ـ ماهمي بالزكام عند وجود رجل كهذا |
Jack Frost'un burnunu dondurmasını istemezsin. Jack Frost kim? | Open Subtitles | -لا أريد أن يصيبك (جاك فروست) بالزكام |
Yarısı grip olmuş bir komitenin başkanıyım buz depolayıp, humus tabakalarını hazırlamam gerekiyor. | Open Subtitles | أنا رئيسة اللجنة نصفهم مصابين بالزكام لذاك أنا من سيضع الثلج ، و يملئ الصحون |
- Sesin çatallı çıkıyordu üşütmüş ya da grip olmuş gibi. | Open Subtitles | كيف تعرف ذلك؟ لقد تحدّثت بصوت أجش، كأنّك مُصاب بالزكام أو الانفلونزا أو ما شابه. |
- Huzurevinde grip salgını oluyor ama bize patlıyor. | Open Subtitles | الممرض المسؤول عنه يصاب بالزكام فتصبح مشكلتنا |
Otobüste, grip olan 10 yaşında bir çocuk vardı. | Open Subtitles | كانت ذات 10 سنوات علي الحافلة مصابة بالزكام |
Üşütmeden önce soğuk yerden kalk. | Open Subtitles | هيا قم من على هذا البلاط البارد قبل أن تصاب بالزكام |
Üşütmeden önce o soğuk betondan kalk. | Open Subtitles | هيا قم من على هذا البلاط البارد قبل أن تصاب بالزكام |
Anneniz soğuk almış. Bu akşam dışarıdan yiyeceğiz. | Open Subtitles | والدتكما مريضة بالزكام نحن سنطلب الطعام الليلة |
Ama yağmura ceketsiz yakalanırsan nezle olursun. | Open Subtitles | ولكن إن وقفت تحت المطر بدون معطف,ستصاب بالزكام. |
Sanırım kuzu etinden. Isıtılmadan da yenebilir! | Open Subtitles | أظنه من الحمل يمكننا الإصابة بالزكام |