"بالساحرات" - Traduction Arabe en Turc

• cadı
• cadılar
• Cadıları
• Cadılarla
• cadılara

Bu iddiaların herhangi birini destekleyecek kanıt olmasa da cadı inancı yaygınlaştı.
على الرغم من عدم وجود الدليل الذي يدعم أيٍّ من هذه الادّعاءات، إلّا أنّ التصديق بالساحرات انتشر بشكلٍ كبير.

Bizim kutladığımız şey, süpürgesiyle uçan karga burunlu cadı.
إننا نحتفل بالساحرات الشريرات المعقوفات الأنف و اللاتي يطِرنَ بالمكنسة

Bu sefer cadılar ve şeytanlar baş meleklerin yerine geçiyor.
هذه المرة بالساحرات و الشياطين بدلًا من الملائكة الساميين

Cadıları aklıma bile getirmediğim yere dönüşümün daha ilk saatlerindeyim.
إنها أول ساعة تمر منذ أن عدت ولم أفكر بالساحرات

Cadıları korumak, geliştirmek ve hoş karşılamak için bir yer.
لجعلها مكان لحماية وتطوير والاحتفاء بالساحرات

Ayrıca masallar kötü Cadılarla dolu. Gerçekten bunları çocuğuna öğretmek istiyor musun?
بالإضافة إلى أنهم مليئين بالساحرات الشرّيرات أحقّاً تريدين أن تعلّمي طفلك ذلك ؟

Cadılarla olayımız bittikten sonra yaptıklarını ona ödeteceğiz.
عندما ينتهي هذا الشيء المتعلق بالساحرات لسوف نجعله يدفع الثمن

cadılara ne yaparlardı biliyor musun, aşık?
هل تعرفين ما الذي اعتادوا أن يفعلونه بالساحرات.

Yani bize cadı demek, zeki çocuklara "inek" demek ya da atletlere "at" demek gibi bir şey.
أعني مناداتنا بالساحرات كمناداة الأطفال الأذكياء بغريبي الأطوار والرياضيين بالمهووسين

Ama bunun sıradan bir bıçak olmadığını görüyorsun... ama bir cadı tuttuğunda ona özel bir yara açıyor.
ولكن كما ترى انها ليست بسكينة عادية ولكن هذه تلحق الضرر بالساحرات

Başka birisini ayarlarız. - Tüm şehir cadı kaynıyor.
سأجد غيرها، المدينة مليئة بالساحرات.

Bu sorun, size cadılar dolu bir ev olması.
هذه ليست مشكلة لديك منزل مليء بالساحرات

cadılar senin kontrolünde. Ona gitmesini söylersin.
لكنّك تتحكّم بالساحرات اجعلها تبتعد

Artık buradasın ve cadılar konusunda uzman olan sensin.
فأنتهٌنا الآن وأنت الخبير بالساحرات

- Yani, hiç duymamıştım... - Cadıları mı?
.. أعني ، أنني لم أسمع يوماً بـ - بالساحرات ؟

Bu, benim işim. Kendi kasabamda Cadıları ben kontrol ederim.
هذا شأني، أتحكّم بالساحرات في مدينتي.

Artık Cadıları ve kurları kontrol edebileceğim.
الآن سأتحكّم بالساحرات والمشعوذين

Üzgün Cadılarla dolu bir yol.
اجل ، طريقٌ ملئ بالساحرات الحزينات

Cadılarla dolu bir evde büyümüş.
هو عاش في منزل مليء بالساحرات

cadılara ne yaparlar biliyorsun değil mi, Lillith?
هل تعرفين ماذا يفعلون بالساحرات , ليليث ؟