"بالسقوط" - Traduction Arabe en Turc

    • düşmeye
        
    • düşüp
        
    • yağmaya
        
    Sonra denge kuruyorlar ve yaşları ilerleyince yine düşmeye başlıyorlar. Open Subtitles بعدها توازن لكن عندما كبر أكثر بدأ بالسقوط مرة أخرى
    Sonra tüm bu harika şeyler olmaya ve dominolar düşmeye başladı. TED ثم بدأت أشياء رائعة تحدث، وبدأت قطع الدومينو بالسقوط.
    Peki öyleyse, bu arada ben de düşmeye devam edeceğim. Open Subtitles حسنا جيد في هذه الأثناء فقط استمر بالسقوط
    Hiçbir şey düşüp, boğulma düşüncesi gibi düğün öncesi heyecanını yatıştıramaz. Open Subtitles لاشيء يُسكن مخاوف ماقبل الزواج كالتفكير بالسقوط والغرق
    Gece Hiddeti'ni bu adadan göndermediğimiz müddetçe Thor'un ateşi başımızdan yağmaya devam edecek. Open Subtitles حتى لو أبعدنا غضب الليل عن هذه الجزيره نيران ثــــور ستستمر بالسقوط علينا.
    Çünkü bunu yapmazsa uçaklar gökyüzünden düşmeye başlayacak ve bakacak bir sürü fotoğrafın daha olacak. Open Subtitles لأنها إن لم تفعل ستبدأ الطائرات بالسقوط من السماء وحينئذٍ ستكون لديك مجموعةً كاملةً جديدة من الصور للنظر إليها
    Bir uçak düşmeye başladığı zaman başkasına yardım etmeden önce kendi maskenizi takın derler. Open Subtitles أتعلمين عندما تبدأ الطائره بالسقوط ويخبرونكِ أن تضعي قناعكِ قبل مساعده أي شخص آخر؟
    Gerçekten isteseydim, rahmim dizlerime doğru düşmeye başlamadan evvel bir tane doğururdum. Open Subtitles لو كنت حقا أريد واحدا لكنت حصلت على واحد قبل أن يبدأ رحمي بالسقوط نحو ركبتي
    Olay yerindeki görgü tanıkları aynı şeyleri söylüyorlar. Bir patlama olmuş ve uçak düşmeye başlamış. Open Subtitles الشهود في الأراضي يقولون نفس الشيء، كان هناك إنفجار، ثم بدأت الطائرة بالسقوط الفوري.
    Köprüler yıkılmaya, gök yüzünden uydular düşmeye, ve, bilirsiniz işte, bu. Open Subtitles والأقمار الصناعية ستبدأ بالسقوط من السماء، وسيحدث هذا
    O düşmeye başlıyor. Ve ben uyanıyorum. Open Subtitles تبدأ بالسقوط ثم أستيقظ من النوم
    Hemen ölür, ama düşmeye devam eder. Open Subtitles لقد مات فوراً لكن استمر بالسقوط
    Hemen ölür, ama düşmeye devam eder. Open Subtitles لقد مات فوراً لكن استمر بالسقوط
    Çernobil'den sonra, penisim düşmeye başladı. Open Subtitles بعد حادثة تشرنوبل بدأ قضيبي بالسقوط
    O düşmeye başlıyor. Ve ben uyanıyorum. Open Subtitles تبدأ بالسقوط ثم أستيقظ من النوم
    Kuş omzumdan düşüp durursa nasıl korsana benzeyebilirim? Open Subtitles كيف يمكن أن أبدو كالقرصان إذا أستمر الطائر بالسقوط عن كتفي؟
    Philip, sürekli düşüp durduğu o yazı hatırlamıyor musun? Open Subtitles الا تتذكرطوال ذلك الصيف يا فيليب ؟ ما انفكّت بالسقوط
    Öyle sarhoş gelmişti ki çocukların sıralarından düşüp duruyordu. Open Subtitles أتى سكيرًا استمر بالسقوط من على مقعد الأطفال الصغار
    Demek istediğim, bilirsin, gökyüzünden kurbağalar yağmaya başladığında, kime hesap soracaklar? Open Subtitles أن الضفادع بدأت بالسقوط من السماء إلى من يأتون؟
    Ona yardım etsem iyi olacak. Füzeler yağmaya başlamış olabilir. Open Subtitles يجدر بي أن أساعدها، فقد تبدأ الصورايخ بالسقوط بالخارج
    Birkaç dakika içinde çiçeğin üreme organından çıkan polenler esaret altındaki böceklerin üzerine yağmaya başlıyor. Open Subtitles في دقائق معدوده , غبار طلع الزهرة الثمين الذهبي. االافرازات من السداة يبدأ بالسقوط على الخنافس الاسيرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus