– Onu almaya gittiğim için geciktim. – Puppet Master hala arabada mı ? | Open Subtitles | انا تأخرت لانه كان علي ان احضره هل ما زال سيد الدميه بالسياره ؟ |
Ben size ince espriler yapıyorum ve bücür muamelesi. arabada olacağım. | Open Subtitles | وانا انكت نكتا رائعه ولا احد يضحك ساكون بالسياره |
Bak, sen şarkını söyle sonra da arabaya biner oraya doğru yola koyuluruz. | Open Subtitles | انت تؤدين اغنيتك بعدها نصعد بالسياره ونذهب من هنا |
Pekâlâ, arabaya biner binmez, işvereninin adını bulmanı istiyorum. | Open Subtitles | فالرجل لم يكن نظيفاً حسناً .. أول ما نكون بالسياره .. |
arabayla bana vurduğun için sana ne kadar müteşekkirim anlatamam. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أخبرك كم أنا سعيد لأنك صدمتنى بالسياره |
Sana zorluk çıkartmıyorum. Ya Arabayı çekersin; ya da polis çağırırım. | Open Subtitles | لن اسمح لك بالانتظار اما ان تبتعد بالسياره او اطلب لك البوليس |
İlk önce kahvaltı, sonra yüzme ve şimdi de bu araba gezintisi. | Open Subtitles | دعوتى الى الأفطار التخطيط الى السباحه و الان هذه الجوله بالسياره |
Bak, şu arabada bir kadın var. Onu takip edelim mi? | Open Subtitles | انظر, هناك امرأه بالسياره هل نستطيع اللحاق بها؟ |
Bak, şu arabada bir kadın var. Onu takip edelim mi? | Open Subtitles | انظر, هناك امرأه بالسياره هل نستطيع اللحاق بها؟ |
- Hayatım, arabada otursana. Çok rüzgar var. | Open Subtitles | حبيبتى، عليكى البقاء بالسياره بعيدا عن الرياح |
Senin şu lanet prosedürlerin bu kadar önemliyse, neden onunla beraber arabada kalmak yerine, benimle gelerek beleş bir yemek daveti kapıp, çocuğumuzun önünde eski karımla flört ettin? | Open Subtitles | ان كانت اجراءاتك مهمه لماذا لم تبقى معه بالسياره بدلاً من الدخول لتحصل على وجبه مجانيه |
Birkaç arkadaşımla birlikte arabada gevezelik yapıyordunuz ve dikkatin dağıldı. | Open Subtitles | أنا وبعض رفاقي نلعب بالسياره ولفتو إنتباهي |
Geçen gün arabada yanında bir adam vardı ama Genel Müdür Eom'a benzemiyordu. | Open Subtitles | بالمناسبه رأيتك تجلسين بالسياره برفقه رجل لكنه لم يبدو كالمدير العام ايوم من كان |
Tutamayacağım! arabaya edeceğim! | Open Subtitles | لا استطيع التحكم سافعلها على نفسي بالسياره |
Tamam, arabaya binin. | Open Subtitles | حسنا.حسنا.انظري سوف نضعها بالسياره حسنا؟ |
arabaya bin. | Open Subtitles | و كلمه لعينه أي كلمه لعينه أركب بالسياره |
Biliyor musunuz nerdeyse çocuklarınıza arabayla çarpacaktım? | Open Subtitles | هلا لاحظت مستر بوتس اننى كدت اصدم اطفالك بالسياره |
O halde güneşin kavurduğu bu karayolunda arabayla gitmek yerine yürüyeceğiz. | Open Subtitles | حسنا. اذا بدلا من الذهاب الي هناك بالسياره في هذا الطريق المشمس,سوف نذهب مشيا على الاقدام. |
Seni arabayla ezmek istedi. Tamam, beni ilgilendirmez. | Open Subtitles | لقد حاولت ان تقتلك بالسياره ليس من شأنى توقف |
- Peki. Sen Arabayı al, ben hesaba alırım. | Open Subtitles | حسنا انتظرينى بالسياره , حتى أدفع الحساب. |
Ayrıca Arabayı vuran zenci Amerikalı ile birlikteydi. | Open Subtitles | وكان مع الرجل الأمريكي الأفريقي الذي قام بالأصطدام بالسياره. |
Treni sınır yakınında durduracak, oğullarım bir araba ile bekleyecek. | Open Subtitles | سيوقف القطار عند الحدود حيث سينتظرن أولادى بالسياره |
Bizi araba dışında da görmeye ihtiyaçları var. | Open Subtitles | أنهم فى حاجه لأن يرونا نعمل من أجلهم ما هو أكثر من الذهاب بالسياره |