"بالشوكولاتة" - Traduction Arabe en Turc

    • Çikolatalı
        
    • çikolata
        
    • çikolatalı süt
        
    Bolca lif içeren kepekli mısır gevreğini yiyebilirsiniz veya Çikolatalı donut. TED بإمكانك أن تتناول الحبوب الغنية بالألياف أو الكعك المحلى بالشوكولاتة.
    Size iyi fiyat vereceğim, Başkan Koch, "Nasılım ama" diyen Çikolatalı gazoz içen, simitle füme somon yiyen, Yahudi g...tü! Open Subtitles ثمة سعر يناسبك ما رأيك؟ شراب صفار البيض بالشوكولاتة
    Haftada 3,500 Çikolatalı tart yapıyor. Open Subtitles إنها تعدّ 3500 فطيرة حلوى بالشوكولاتة في الأسبوع
    Bay Verber'ın her zaman sizin için aldığı çikolata kaplı kiraza ne dersiniz? Open Subtitles ما رايك بالكرز المغطى بالشوكولاتة ؟ هذا ما يشتريه لك السيد فيربر دائما
    Ve Başmüfettiş o hapların tadı o kadar kötüydü ki, çikolata ile kaplıydılar. Open Subtitles وطعم هذه المادة مر للغاية لذا يغلفونها بالشوكولاتة
    Alın bakalım, iki meyveli turta ve büyük boy Çikolatalı milkşeyk. Open Subtitles تفضّلوا، فطيرتا توت ثلاثيتين، ومخفوق حليب بالشوكولاتة المجمدة.
    Otur. Çikolatalı süt içiyoruz. İster misin? Open Subtitles اجلس, نحن نشرب الحليب بالشوكولاتة أتريد بعضاً منه؟
    Annemin Çikolatalı kurabiyelerini. Open Subtitles شرائح الكيكة بالشوكولاتة التى كانت تصنعها أمى
    Hiçbir zaman sade süt içmezsin. Her zaman Çikolatalı olmalıdır. Open Subtitles أنت لا تشربين حليب صافي دائماً بالشوكولاتة
    Ktan hikâyeyi Çikolatalı sosuyla birlikte yuttum. Open Subtitles كان الأمر أشبه ب كعكة من الروث مغطاه بالشوكولاتة من الخارج
    Ben de aynı pasta yok. Ve ben istiyorum yedi katmanı ile beyaz Çikolatalı kek. Open Subtitles لقد اخترنا نفس الكعكة ، هذا كل ما في الأمر وأنا أريدها بالشوكولاتة البيضاء
    O Çikolatalı kurabiyeli mum kokusu. Open Subtitles أوه ، هذا هو شمعة رقائق الكوكيز بالشوكولاتة
    Ölü Çikolatalı kurabiye gibi kokuyor. Open Subtitles إنها رائحة رقائق البسكويت بالشوكولاتة الميِتة
    Saat geç olmuştu merak etmeyeyim diye bana haber vermek için aradı ben de bir yerden Çikolatalı süt almasını istedim. Open Subtitles وإتصلت بي لتُخبرني ..بعودتها للمنزل، وانا انا طلبتُ منها التوقف لشراء الحليب بالشوكولاتة لي
    Çikolatalı donutla beraber 2 Euro. Ev yapımı ve organik. Open Subtitles مع دونات بالشوكولاتة بزيادة 2 يورو، محلية الصنع وصحية
    Muhtemelen parmaklarının çikolata olmasını istemiyordur. Open Subtitles لعله لا يريد أن تتسخ أصابعه بالشوكولاتة.
    Sevgili, tatlı, şirin, çikolata kaplı Kimmy." dedi. Open Subtitles العزيزة, الحلوة, المحبوبة المغطاة بالشوكولاتة كيمي
    — Hey ahbap, güzel bunlar! — Evet, bu tuzlu çikolata toplarını sevdim, Şef. Open Subtitles ــ إنها شهية ــ أجل، أحب كراتك بالشوكولاتة المالحة أيّها الطباخ
    Tuzlu çikolata Toplarım onu diriltmiş olmalı! Open Subtitles مؤكد أنّ كُراتي بالشوكولاتة المالحة جدّدت نشاطه
    Selam, Şef. Büyük çikolata topların ilaç gibi! Open Subtitles شكراً أيّها الطباخ، كراتك الكبيرة بالشوكولاتة هي العلاج الناجح
    O halde ondan çikolata kaplı çilek kokulu gofret yapılacak. Open Subtitles وهو سيدخل في مكونات حلوي الفراولة المغطاة بالشوكولاتة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus