"بالصلاة" - Traduction Arabe en Turc

    • dua
        
    • namaz
        
    • ibadet
        
    • duayla
        
    • dualarımla
        
    Hayallerin öldüğünde, umut etmeye devam etmek. Umutlarımız söndüğünde dua etmek. Kaybetmek, düşmekten korkmamak, eğer cesurca elimizden geleni yapmışsak. TED بالأمل عندما تموت أحلامنا. بالصلاة عندما نفقد آمالنا. ومع ذلك، لا أخشى الخسارة، إذا كنت قد قدمت كل شئ بشجاعة.
    Güzel. Şimdi bize sağ salim dönmesi için dua edelim. Open Subtitles علينا أن نتوجه بالصلاة حتي تعود إلينا تلك الفتاة سالمة
    Peseshet aynı zamanda bereket tanrıçası Hathor’a dua etmesini tavsiye etti. TED بيسشيت أيضاً تنصح بالصلاة لهاثور آلهة الخصوبة.
    En önemli aracı olan parmakları için şükredip dua ederken kendini hazırlıyor. TED تجهز نفسها بالصلاة مشيدة بأداتها الأكثر أهمية، أصابعها.
    dua edeceksem, yaşayan ve nereye gideceğini bilemeyenler için ederim. Open Subtitles إذا قمت بالصلاة ، لصلّيت من أجل الأحياء الذين لا يعرفون أى طريق يسلكون
    dua edeceksem, yaşayan ve nereye gideceğini bilemeyenler için ederim. Open Subtitles إذا قمت بالصلاة ، لصلّيت من أجل الأحياء الذين لا يعرفون أى طريق يسلكون
    O çocuklarla dans ettikten sonra, kendini dua ederken bulabilirsin. Open Subtitles مع هؤلاء الشباب، يمكنك أن تبدئين بالرقص وينتهي بك الأمر بالصلاة
    Geri kalanınız onun arkadaşlarının cesetlerini gördünüz yüzlercesi burada dua eder gibi göründüğünüz kilisenin önündeydi! Open Subtitles ملقات بالمئات عند الكنيسة التى تدعون بالصلاة عندها
    11 dakika boyunca bağlantı kuramayacağız. dua etsek iyi olur. Open Subtitles تسعة ونصف "جى اس" لمدة 11 دقيقة سأبدأ بالصلاة الآن
    Birçoğunuzun inanmadığınızı biliyorum ama yine de dua etmek istiyorum kurtuluşumuz için. Open Subtitles أعلم ان هناك الكثير من الأديان ولكنى أطالبكم بالصلاة للحياة
    Eminim çünkü biz hayatlarımızı var olmayan bir tanrıya dua ederek geçirmedik. Open Subtitles أنا واثق لأننا لم نكن نضيع أعمارنا بالصلاة لإله غير موجود
    İnşallah haklısındır, yoksa büyükbabanın tarafından gelen hokus pokus için dua etmeye başla. Open Subtitles من الأفضل أن تكوني محقة أو سوف تبدئي بالصلاة لتدخل مفاجئ من عائلة جدك
    dua ya da İncil okuyarak değil kan ve ateş yoluyla. Open Subtitles ليس بالصلاة أو دراسة الأنجيل لكن بالدمّ والنار.
    Kiliseye gidiyordum, Bayan Clement. Birlikte dua edelim mi? Open Subtitles لقد كنت في طريقي للكنيسة، هل يجب أن نقوم بالصلاة سوياً؟
    Kiliseden. Pazar ayininde herkes dua etmekle meşgul olur. Open Subtitles الكنيسة، قدّاس يوم الأحد الجميع مشغول بالصلاة
    Çünkü. Henüz dua etmedik ve bu konu için dua etmeliyiz. Open Subtitles لأننا لم نقم بالصلاة بعد ونحن بحاجه إلى الصلاة
    Eğer bu şeytanın duyguları hakkında konuşuyorsan, Tapınağa dönmek için daha iyi dua ediyorsun. Open Subtitles إذا كنت تتحدث بالعاطفة عن هذا الشيطان الأفضل أن تعود لمعبدك وتقوم بالصلاة
    Eğer bu şeytanın duyguları hakkında konuşuyorsan, Tapınağa dönmek için daha iyi dua ediyorsun. Open Subtitles إذا كنت تتحدث بالعاطفة عن هذا الشيطان الأفضل أن تعود لمعبدك وتقوم بالصلاة
    Arkamı dönüp yattım, uyumaya çalışırken gözlerimi kapatıp dua etmeye başladım. Open Subtitles إنسدحت وأغلقت عينيّ وبدأت بالصلاة إنتظاراً للنوم
    Kur'ân okuyup namaz kılın. Open Subtitles وإذا إعتراكم الضعف فعليكم بالصلاة وقراءة القران
    Koltuğunun altında bir AK56 var ve sen ibadet ediyorsun Open Subtitles تبقي السلاح بجانبك وتقوم بالصلاة
    Fairview A.A. üyeleri her toplantıyı bir duayla bitirirdi. Open Subtitles أعضاء فصل فيرفيو في مكافحة الأدمان ينهون كل أجتماع بالصلاة
    Sürüyle yanlış var anne, dualarımla düzelmez. Open Subtitles الكثير من الأشياء خاطئة يا أمي ولا يمكن إصلاحها بالصلاة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus