Hasta, 26 yaşında, psikolojik tedavi görmesi için hastaneye yatırılmış bir erkek. | Open Subtitles | أحبّك. المريض ذَكر و يبلغ من العُمر 26 سنَة قبِل بالعلاج النفسي. |
onu tedavi ediyoruz. bu arada bu tedavi sürecinin tamamen koşulsuz olduğunu belirtmek isterim. Karşılık verme esasına dayalı değil. | TED | يتم تزويده بالعلاج, و أريد أن اؤكد هنا أن العلاج غير مشروط بالمرة. بدون أي مقابل. |
Böyle bir yatırım başta daha çok insanın test edilmesini sağlar ve daha çok insanın tedaviye ulaşması ve tedavide kalabilmesine olanak tanır. | TED | سيضمن هذا الاستثمار اختبار عدّة أشخاص أولًا، والسماح للمزيد بالحصول والاستمرار بالعلاج. |
Sonra Alaska teletıp teknolojisini uzmanlara bilgi aktarımında kullanıyoruz, Anuk'a ihtiyacı olan tedaviyi getirecek olan uzmanlara. | TED | ونطبق بعدها تكنولوجيا التطبيب عن بعد الخاصة بألاسكا لنقل البيانات للمتخصصين، الذين يربطون أنوك بالعلاج الذي يحتاجه. |
"İnsanlığı Düzenlemek". terapi değil fakat genetik geliştirme hakkında. | TED | الأمر كله يتعلق بتحسين الجينات، لا بالعلاج. |
Anlama terapisi ayrıca psikodinamik terapi olarak da bilinir. | Open Subtitles | العلاج النفسى للبصيرة يعرف ايضا بالعلاج النفسى الديناميكى |
Ertesi gün ilaçlarıma ve terapiye başladım. | TED | في اليوم التالي بدأت بأخذ الأدوية و بالعلاج. |
Peki, şayet ben bir şifozfreni hastasını tedavi ediyorsam ne önerirsin? - Asla "oyun oynama". - Şimdi olayı anladın. | Open Subtitles | متلازم جرذ الحبس بتوصية لاأحد يعبث بالعلاج |
Başka şansımız yok. tedavi yolu bulana kadar onlar onu nemli tutabilirler. | Open Subtitles | ليس لدينا خيار, يمكن أن يبقوها رطبة حتي تأتي بالعلاج |
Kıvırcığı Carter'a ve adı neydi ona götürmen önemli, tedavi üzerinde çalışsınlar. | Open Subtitles | " الشيء المهم هو أخذه "لكارتر ,ولـ ماهو أسمه وجعلهم يبدأون بالعلاج |
O zaman normalden fazla zaman gerektiğini umarak tedaviye devam edeceğiz. | Open Subtitles | نستمر إذاً بالعلاج و نتمنى أنه يستغرق فقط وقتاً طويلاً |
Özellikle sıkıcı test kısmını geçip doğrudan tehlikeli tedaviye başlamalarını söyledim. | Open Subtitles | أنا بالتحديد أخبرتهم بأن يتغاضوا عن جزء الفحص الممل و يبدأوا في الحال بالعلاج الخطير |
Aslında doktor hastaneye geldiği için çok şanslı olduğunu söyledi, ...çünkü kuduz virüsü iyice yayılmadan tedaviye başlanması çok önemliymiş. | Open Subtitles | في الحقيقة , الطبيب قال انها كانت محظوظة لان الطريقة الوحيدة للتغلب على داء الكلب هي البدء بالعلاج قبل بداية الاعراض |
Dediğim gibi Bay Cahalan ciddi bir olasılık var, ama umalım ki vücudu tedaviyi kabul etsin. | Open Subtitles | كما قلت، السيد كاهالان هناك إحتمالات خطيرة، ولكن دعونا نأمل فقط أن جسدها يرحب بالعلاج |
Eminim buna tanık olan çocuklar iyi olacaklardır uygun tedaviyi gördükleri takdirde elbette. | Open Subtitles | أنا واثق بأن الأطفال الذين شهدوا الحادثة سيكونون بخير تعلمين، بالعلاج المناسب |
Cerrahlar tedavi ve terapi sonrası elini %70-%80 ihtimalle kullanabileceğini söyledi. | Open Subtitles | من استخدام يده بالعلاج الطبيعي والأدوية هل أخبرتموه بهذا؟ |
terapi işini arabaya taşımayalım hiç. | Open Subtitles | في الواقع لا, دعينا لا نقوم بالعلاج النفسي بالسيارة |
İşte bu yüzden aile terapisi yapmıyordum. | Open Subtitles | أترين، لهذا السبب أنا لم أقم بالعلاج العائلي |
Bob, terapiye başlamyı düşünüyorum. | Open Subtitles | بوب , انا افكر في ان ابدا بالعلاج النفساني |
Doğrusunu isterseniz terapide ilerleme kaydedeceğimi sanmazdım. | Open Subtitles | بصراحة، لم أتوقّع قطّ أن أحرز تقدّما بالعلاج النفسيّ |
Demek istiyorum ki, bazılarını uyuşturucu tedavisine ikna bile ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نقنع بعضًا من أولئك الأشخاص بالعلاج من الإدمان |
Tam olarak öyle denemez. Bu şey sana bir ilaç bulaştırıyor. | Open Subtitles | حسنًا، من الصعب القول ولكن هذا الشيء فعلًا يصيبك بالعلاج |
Ama Tedaviyle birlikte, doktor iki veya üç yıl daha yaşayabileceğini söylemişti. | Open Subtitles | لكن بالعلاج , الاطباء قالوا انه يمكن ان يعيش لسنتين او ثلاث. |
Bunu kemoterapiyle değil, gen terapisiyle yapıyorlar. | Open Subtitles | -ليس بالعلاج الكيميائي بل بعلاج المورثات |
1998'de uygulanan yeni tedaviler sayesinde durumunda düzelme gözlemlendi ve o gece yaşananların etkileri yavaş yavaş ortaya çıktı. | Open Subtitles | ريتشارد بقي في ولاية كاتاتونك لاكثر من سنة بعد الاحداث تحسنت حالته في 1998 بالعلاج الجديد وتذكر ماحدث بتلك الليلة |