Havyarlı peynirle ilgili bir fikrim var, çocuklar için de fıstık ezmeli. | Open Subtitles | لدي أيضًاً فكرة هائلة عن حلقات كافيار وزبدة مخلوطة بالفستق والهلام للأطفال |
Al bakalım tatlım. fıstık ezmesi ve reçel. Ekmeğin kenarlarını kestim. | Open Subtitles | هاك ياحبّيبتي الزبدة مخلوطة بالفستق و الجيلي , بدون القشرة |
Hala fıstık ezmesi kokuyor. | Open Subtitles | ما زالت رائحتها مثل الزبدة المخلوطه بالفستق |
fıstıklı çikolata, küçük çikolatalar, dört şişe şarap, yarım şişe rom ve dokuz kraker. | Open Subtitles | شوكولاته بالفستق وألواح من الشوكولاتة الصغيرة أربعة زجاجات نبيذ، نصف زجاجه شراب روم وتسعة معجنات مقرمشه |
Caprese salatası, primavera makarna ve tatlı olarak fıstıklı dondurma. | Open Subtitles | كابريز صلاد، معكرونة بريمافيرا" أيس كريم بالفستق من أجل التحلية |
Mecburi fıstıklı dondurmalı pasta bile var ve bir müzik grubu bile tuttuk kısa sürede. | Open Subtitles | لدينا كعكة الأيس كريم بالفستق... ونجحنا في جمع فرقة موسيقية... |
Az önce altı tane fıstık ezmeli sandviç ve tam koca bir kutu... dondurma yedi. | Open Subtitles | لقد أكلت للتو ستة شطائر من الزبدة والمربى بالفستق وعلبة كاملة من الأيس كريم |
Solucan, yem, fıstık ezmesi, fıstık ezmesi ve peynir. | Open Subtitles | الديدان ، السحر، زبدة الفستق الزبدة مخلوطة بالفستق والجبن |
Solucan, yem, fıstık ezmesi, fıstık ezmesi ve peynir. | Open Subtitles | الديدان ، السحر، زبدة الفستق الزبدة مخلوطة بالفستق والجبن |
fıstık ezmesi ve balık değil mi? | Open Subtitles | نوع من زبدة مخلوطة بالفستق وقنديل بحر، أليس كذلك؟ |
Bir büyük krem şantili fıstık ezmesi lütfen. | Open Subtitles | سآخذ كعكة بالفستق وعليها قليلاً من القشطة المسيطة الاضافية. |
Bin miligram fıstık ezmeli gevrek ve iki ampul çikolatalı sütü hazır bulundurun. | Open Subtitles | كن جاهزا بالف جيرامات من الزبدة المخلوطة بالفستق واثنان من نستلة |
Hayır, fıstık ezmesi ve jöle aldık ya zaten. | Open Subtitles | لا، فلا يزال عندنا الزبدة بالفستق و الحلوى الهلامية |
Niçin kavga ettiklerini biliyorum ve neden fıstık ezmesi değil. | Open Subtitles | ،أعرف لماذا كانا يتشاجران لم يكن السبب زبده بالفستق |
Izgaramızda dana sırtından, turplu... hardallı ve fıstık ezmeli pirzola var. | Open Subtitles | شوائنا , ظهر طفل رضيع بالخردل واضلاع مغطاه بالفستق والزبدة |
Fransız Vanilya'sı, çikolatalı, karamelalı, fıstık ezmeli, kabaklı, yumurtalı kokteyl ki bu arada acayip iğrençti, muzlu, fıstıklı, şeftalili ve ikinci kez fıstık ezmeli. | Open Subtitles | الفانيلا الفرنسي، شوكولاته، حلوى، الزبدة مخلوطة بالفستق، قرعة، بيض مثبت، الذي بالمناسبة، مقرف، الموز، فستق، خوخ، وزبدة مخلوطة بالفستق عدّ طرازين عشر، |
Onu fıstıklı bir "banana split" (tatlı) getir. | Open Subtitles | إحضر له قِطع الموز بالفستق |
fıstıklı çikolata getirdim, | Open Subtitles | أحضرتُ الشوكولاته بالفستق |
Ve Antep fıstıklı dondurma. | Open Subtitles | والآيس كريم بالفستق |