"باللمس" - Traduction Arabe en Turc

    • dokunarak
        
    • dokunmatik
        
    • Dokunmaya
        
    • dokunuşta
        
    • ellemek
        
    Belki bir gün, bir kayadaki mineralleri sadece dokunarak hissedebileceğiz. TED لربما في يوم ما نتمكن من تحسس المعادن في صخرة ما باللمس.
    Sonraki gün, dokunarak nesneleri tanılama yeteneğini kaybetti. TED فيما بعد فقد قدرة التعرف على الأشياء باللمس.
    Bu parmaklar köstebeğin çevresindeki dünyayı dokunarak algılamasını sağlar. Open Subtitles أصابع تسمح للخلد الشعور بالعالم باللمس فقط
    Bu algoritmaları baz alarak ve standart grafik GPU'ları kullanarak geliştirdiğimiz bir dokunmatik cihaz. TED وهو جهاز يعمل باللمس .. طورناه مبني على برمجيات خوارزمية .. معتمدة على اساسيات رسوميات الحاسوب
    Şimdi iki dokunmatik ekranla bir oyun oynayan şempanzeleri kullanarak bunu kontrol edeceğiz. TED لذلك سوف نتحقق من ذلك من خلال جعل الشمبانزي يلعب لعبة بلمس اثنين من شاشات تعمل باللمس.
    Peki, dokunmaktan bahsediyorduk, veriye gerçekten Dokunmaya geçelim. TED وبما أننا نتحدث عن خاصية التفاعل باللمس والتأثير .. دعوني أنتقل إلى خاصية مؤثرة جداً
    Peseshet kitleyi inceliyor. dokunuşta soğuk ve olgunlaşmamış bir meyve kadar sertti. TED فحصت بيسشيت الكتلة النامية فوجدتها باردة باللمس وقاسية كثمرة غير ناضجة.
    Ama memelere dokunma izni geldiğinde ikisini birden ellemek iyidir. Open Subtitles ..غير ذلك عندما يكون غير مسموحاً لك باللمس يفضل أن تلمس الإثنان مرة واحد
    İnsanlara dokunarak onları kontrol edebiliyorsun hem de ürpertici bir yolla da değil. Open Subtitles يمكنك ان تتسيطري على الناس باللمس وليس بالطريقة اليدوية اللعينة
    Yüz hatlarını elleriyle dokunarak keşfediyor. Open Subtitles انه استخدم إحساسه باللمس واستكشف ملامحهم بيديه
    Konuşmak istediğimiz çoğu şeyi zaten dokunarak anlatabiliyoruz. Open Subtitles أن يتواصلوا باللمس عندما أفكر بالآف من الكلمات
    Ve bu teknoloji gerçekten güçlü çünkü normalde dokunarak deneyimlememiz gereken bütün bu durumları görsel olarak ve müdahalesizce elde etmemizi sağlıyor. TED وبهذا فإن هذه التكنولوجبا قوية فعلا لأنها تأخذ مثل هذه الظواهر التي نمارسها عادة باللمس وتسمح لنا بالتقاطها بصريا وبدون احتكاك
    Bruno neredeyse kör. dokunarak calısmak zorunda. Open Subtitles برونو" هو أعمي تقريباً" هو يجب أن يشغل بالكامل باللمس
    Bu el yapımı, dokunmatik ekranlı bir klavyeydi. TED كانت عبارة عن لوحة تعمل باللمس صنعت تحت الطلب.
    Bu yüzden perakende mağazalarının tıbbi istasyonlara dönüşmeleri için dokunmatik ekranlı satış noktaları geliştirdik. TED لذا أعدنا استخدام شاشات منافذ البيع التي تعمل باللمس وكانت تستخدم في محلات التجزئة لتصبح محطات علاجية.
    Hayır, kontrol düğmeleri dokunmatik bir ekranda. Kullanmak oldukça kolay. Open Subtitles كلاّ، زرّ الرفع موجود على شاشة تعمل باللمس إنّه أمر سهل للغاية
    Yüzlerce kanal gösteren dokunmatik ekranlı televizyonlar. Open Subtitles تلفزيونات مع شاشة تعمل باللمس والمئات من القنوات المختلفة.
    Sanırım dokunmatik ekranda bir program var. Open Subtitles أعتقد أن الشاشة التي تعمل باللمس لديها برنامج
    Nerde Dokunmaya ve dokunulmaya izinli veya izinli değilsin? Open Subtitles أين يسمح لكما باللمس أو عدم اللمس ؟
    Bunu tek dokunuşta yapmak için eğitildim. Open Subtitles لقد كنت احاول فعل ذلك باللمس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus