"بالماضي" - Traduction Arabe en Turc

    • geçmişte
        
    • geçmişe
        
    • geçmişle
        
    • geçmişi
        
    • Geçmiş
        
    • geçmişteki
        
    • Eskiden
        
    • eski
        
    • zamanlar
        
    • geçmişten
        
    • Beyninizdeki
        
    geçmişte olmak istediğim şey bir arkeolojist, bir bilgi kaşifi, bir kırbaçsız Indiana Jones olmaktı-- ya da aslında kırbaçlı. TED ما أردت أن اكونه هو عالم آثار مختص بالماضي مكتشفا للأدب، إنديانا جونز بدون السوط أو في الحقيقة مع السوط.
    Benim raporum gelecekte ne yapıp yapamayacağına değinir geçmişte neyi yapıp yapmadığına değil. Open Subtitles التقرير عن ماذا ستفعلين او لا تفعلين في المستقبل وليس عما فعلت بالماضي
    Alıntı yapmadan nasıl hassas bir düşünceye sahip olabiliriz ve geçmişte olanlarla karşılaştırabiliriz? TED كيف يمكن ان يكون لدينا التفكير المتأزم بدون القدرة على الاقتباس و نكون قادرين على مقارنة ما يحصل بالماضي
    Fakat eğer geçmişe çok sıkı tutunursak gelecek hiç gelmeyebilir. Open Subtitles لكن اذا تمسكنا بالماضي بشدة عندها لن يأتي المستقبل أبداً
    Gördüm. geçmişle ilgili her şey düzenli, şimdiki zamanla ilgililer düzensiz. Open Subtitles كل شيئ متعلق بالماضي منظم كل شيئ متعلق بالحاضر غير منظم
    Aslında biz arkeologlar, kendimizi, Mayaların sırrını korumak amacıyla, geçmişi kazmaya adadık. Open Subtitles أساساً نحن علماء آثار كرسنا نفسنا للتنقيب بالماضي للمحافظة على اسرار المايا
    Çünkü olmuş şeylere odaklılar. Geri kalanlar için ne Geçmiş, ne şimdi önemlidir, sadece gelecek önemlidir. TED بالنسبة لأخرين الأمر لا يتعلق بالماضي أو الحاضر، أنه يتعلق فقط بالمستقبل.
    Majesteleri,geçmişte kalmış şeylerden bahsetmek akıllıca mı sizce? Open Subtitles فخامتك ,هل من الحكمه التحدث عم امور قد حدثت بالماضي ؟
    Sanırım sen gelecekte yaşıyorsun bense geçmişte kalmışım. Open Subtitles أشعر بأنك تعيش بالمستقبل وأنا باقيه بالماضي
    Sanırım sen gelecekte yaşıyorsun... bense geçmişte kalmışım. Open Subtitles أشعر بأنك تعيش بالمستقبل وأنا باقيه بالماضي
    Pek çoğu için Hıristiyanlığı geçmişte bırakmak zordur. Open Subtitles العديد يجدون عيد الميلاد هو الأصعب لتركه بالماضي
    Yani, tüm bunları geçmişte bırakmamız gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles لذا اظن انه يجب علينا ترك كل ذلك بالماضي
    Bütün saygımla efendim, geçmişte insanlarımızı aylarca aradık. Open Subtitles مع احترامي الشديد كنا نمضي أشهراً بالماضي..
    geçmişe takılıp kalmak seni, bugünkü güzel ilişkilerinden mahrum ediyor. Open Subtitles تمسّكك بالماضي يمنعك من بناء علاقة ذات معنى في الحاضر
    geçmişe bu denli takılı kalamazsın. Hayatına devam etmen gerek. Open Subtitles لا يمكنكَ أن تتعلق بالماضي هكذا يجب عليكَ أن تتجاوزه
    Ama tıpkı şımarık bir çocuk gibi geçmişe tıkılıp kalıyorsun. Open Subtitles مع ذلك تقوم بالتعلق بالماضي بهذه الشدة كالطفل الغاضب العنيد
    çocuklarına izin vermeyen aileler var. Ailenin diğer kısmı, kendileri bizzat katılmadılar çünkü öne çıkardığım bu geçmişle ilişkilendirilmek istemediler ama giysilerini verdiler. TED قسم آخر من العائلة قدموا ملابسهم عوضاً عن حضورهم، لأنهم لا يريدون أن يكونوا معروفين بالماضي الذي كنت أسلط الضوء عليه.
    Sol yarıküremiz tamamen geçmişle ve gelecekle ilgilidir. TED نصف المخ الأيسر إنه يتعلق بالماضي ويتعلق بالمستقبل
    geçmişi ve bir şansları daha olsaydı herşeyin daha farklı olacağını düşünürek... Open Subtitles انهم يفكرون بالماضي و يصلحون كلَ شئ فعلوه إن كانت لديهم الفرصه
    Tam olarak... yani "Geçmiş"ten bahsederken, şimdiden mi bahsediyorsunuz? Open Subtitles بالضبط هل تعني بالماضي هو الوقت الحاضر ؟
    Ama bu nirvana değildir çünkü geçmişteki neşeniz hep şimdiki mutluluğunuzu gölgeleyecektir. TED و لكنه قال أن تلك ليست هي السعادة لأن النعيم الحقيقي في الحاضر دائما ما يكون في ظل الفرح المتصِّل بالماضي
    İnsanlar göz boyanmasını bekliyor. Eskiden giymiş olduğun, parlak takım elbisen gibi. Open Subtitles يتوقّع الناس القليل من العرض المبهرج كالبدلة البرّاقة التي كنتُ ترتديها بالماضي
    eski sömürülerimizden dolayı yardıma hakları olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles الان يشعرون بأن لديهم الحق بادخار الاموال بسبب استغلاننا بالماضي .ليس امتناناً
    Kısacası bir zamanlar bir kadınla tanıştığını ve aşık olduğunu varsayabilirim. Open Subtitles ما يعني أنه بوقتٍ ما بالماضي قابلت امراة ووقعت في غرامها
    Bedenimizi ve aklımızı zehirleyen maddelerle kirlenmemiş geçmişten gelen bir ruh bulabilmek. Open Subtitles ان يجد الروح بالماضي ليس ملوث من البولوتانس الذي ملأ اجسادنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus