Bir banka çalışan, bir gün sonra işi bıraktığını öğrendik. | Open Subtitles | عامل بالمصرف علمنا لاحقًا أنّه إستقال عمله بعد يومٍ واحد. |
A-ha, sadece kağıt işi. Federal banka'nın kağıtları. | Open Subtitles | أعمال ورقية فقط، أعمال ورقية خاصة بالمصرف الفدرالي |
İstemiyorum. Param bitti. bankada 714 dolar param var. | Open Subtitles | لا أريد ذلك ولكني مفلس، لديّ 714 دولار بالمصرف |
İstemiyorum. Param bitti. bankada 714 dolar param var. | Open Subtitles | لا أريد ذلك ولكني مفلس، لديّ 714 دولار بالمصرف |
Eğer büyükannem bankayı arar ve annenin paranı bir daha kesememesini sağlarsa yeter. | Open Subtitles | يمكنكِ حالما تتصل جدتي بالمصرف وتجعل الأمر محالاً على أمكِ في حرمانكِ مجدداً |
bankayı aradım araba taksidi için bir temdit verirler mi diye sordum oradaki adam bana senin ödemiş olduğunu söyledi. | Open Subtitles | اتصلت بالمصرف لأرى إن كان بوسعهم تمديد مدة تسديد أقساط السيارة وأخبرني الرجُل أنكِ دفعتِ الأقساط بالفعل |
Bankadaki kadın, kredi vermek için arzulanmayan biri olduğumu söyledi. | Open Subtitles | المرأة بالمصرف قالت أنني غير مرشحة للقرض |
Sydney'nin hayatı da normal. Yani, normal sayılır. banka takıntısı hariç. | Open Subtitles | حياة سيدنى طبيعية,خارج نطاق هوسها بالمصرف. |
banka ile bağlantı kurun, bakalım ne istiyorlarmış. | Open Subtitles | أتصلي بالمصرف ، ولنرى مالذي يريدونه بالضبط |
banka ile bağlantı kurun, bakalım ne istiyorlarmış. | Open Subtitles | أتصلي بالمصرف ، ولنرى مالذي يريدونه بالضبط |
Eğer onları ödemediyseniz devlet, elini banka hesabınıza sokabilir ve paranızı alır. | Open Subtitles | إن لم تدفعها فيمكن للحكومة أن تمد يدها إلى حسابك بالمصرف و تأخذ أموالك |
banka yetkilisiyle konuşup, kayıtları göndermelerini söylerim. | Open Subtitles | سأتصل بالمصرف المسؤول أجعلهم يرسلون السجلات بطريقنا |
bankada paran varsa acele et. - George durmayalım. Gidelim. | Open Subtitles | (إرني) لو لديك أي مال بالمصرف يجدر بك أن تسرع |
bankada yaklaşık 6.700 dolar para var. | Open Subtitles | أمتلك حوالي 6700 دولار بالمصرف. |
Hesaplarım dondurulduğu için bankada işlem yapamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني إيداع أي شيء بالمصرف لأن كل حساباتي مجمدة... |
Eğer insanlarla iyi geçinmek istemiyorsan git de bir bankada falan çalış. | Open Subtitles | يمكنك أن تعمل بالمصرف أو ما شابه... لو لا تريد أن تكون لطيفاً مع الناس |
O bankada olan herkesin hayatı eşit değerlere sahiptir. | Open Subtitles | جميع من بالمصرف ذوو قيمة متساوية |
- Kartı aldığın bankayı ara ve neler olduğunu öğren. -İyi fikir. | Open Subtitles | اتصل بالمصرف الذي أصدر البطاقة وأعرف ما الخطب |
bankayı da aradım, kendim biraz sorup soruşturdum. | Open Subtitles | - كما اتصلت أيضاً بالمصرف - وقمت ببعض التحريات |
Bankadaki paranın sahibini biri biliyor olmalı. | Open Subtitles | شخص ما يجب أن يعرف أموال مَن كانت بالمصرف. |
En azından bankayla olan sorununuz hallolur. | Open Subtitles | المشاكل بالمصرف إنتهت، على أية حال |