Kötü Kalpli Kraliçe bölümüne kadar okurdu... çünkü sen çok korkardın. | Open Subtitles | ماعدا انها تجاهلت الجزء الاخير الخاص بالملكة الشريرة لانكي خفت جدا |
Döllenmiş yumurtalar, Kraliçe ve yumurtalarıyla ilgilenen dişi işçi karıncalar olurlar. | TED | تتحول البيوض الملقحة إلى عاملات إناث تعتني بالملكة وبيوضها |
Bu sıra Kraliçe ile başlar ve hazineleriyle dolu 200 vagonla devam eder. | TED | يبدأ هذا الموكب الواسع بالملكة ومئتي عربة مملوؤة بكنوزها. |
Annem beni Pamuk Prensesi izlemeye götürdüğünde, herkes Pamuk Prensese, ben ise kötü kalpli kraliçeye aşık olmuştum. | Open Subtitles | عندما أخذتني والدتي لأشاهد سنوهوايت الجميع أغرم بها أما أنا فأغرمت بالملكة الشريرة |
kraliçenin konser isteğinin hayırlı olmadığını düşünmüş olmalı. | Open Subtitles | و الحفل الموسيقي الخاص بالملكة لم يكن واحد من الاشياء الجيدة |
Ana koridoru ve Kraliçe ile Başbakanın olduğu kısmı iki kez daha kontrol edin. - Emredersiniz efendim. | Open Subtitles | إفحص بعناية الممر الرئيسى والقسم . الخاص بالملكة والوزير |
Kraliçe olmak için, kraliçeyi tahttan indirmen gerekir. | Open Subtitles | بسيط. لتكوني ملكة، ينبغي الإطاحة بالملكة |
Kraliçe olmak için daha çok şansım var. | Open Subtitles | لديّ فرصٌ اكثر للفوز بالملكة. انه زمنُ تينا |
I. Elizabeth veya nam-ı diğer Bakire Kraliçe. | Open Subtitles | اليزابيث الأولى و المعروفة بالملكة العذراء |
Kraliçe'nin Bekçi Köpeği olarak yer altı dünyasını kontrol ediyor. | Open Subtitles | ولأنها مُراقب العدالة الخاص بالملكة إنها تسيطرُ على عالم الجريمة المنظمة |
Hekır camiasında "Kara Kraliçe" olarak tanınıyorsun. | Open Subtitles | في اوساط قراصنة الحاسوب انت معروفة بالملكة السوداء |
Kraliçe'nin altınları sarayın üçüncü katında. | Open Subtitles | الذهب الخاص بالملكة في الطابق الثالث من القصر |
Bunun Kraliçe ile alakası olmadığına emin misin? | Open Subtitles | هل انتِ متأكده بأن هذا ليس له اي علاقه بالملكة |
Benimle tanıştığı kısa sürede bana Kraliçe demeyi reddetti boyun eğmeyi reddetti, şimdi de bana çocuk diyor. | Open Subtitles | منذ أن قابلني رفض مناداتي بالملكة ورفض أن ينحني والآن يسميني بالطفلة |
Ben Kraliçe ile ilgileniyorum. Siz onu çok iyi tanıyorsunuz. | Open Subtitles | فانا مهتم بالملكة وأنت تعرفها جيدا. |
Fakih, bunu sadece Kraliçe'nin görebileceğini söylüyor. | Open Subtitles | الكاتب يقول انه خاص بالملكة فقط |
Dikkatli olun, kraliçeye hiçbir zarar gelmesin. | Open Subtitles | كونوا حذرين، لكن لا تلحقوا الأذى بالملكة |
Belki de kraliçeye güvendiğimi anladığı için, | Open Subtitles | ربما لأننى اثق بالملكة ، استمتع |
Rochefort'a kraliçeye zarar vermesi söylenmedi. | Open Subtitles | أوامر "روشفور" لم تكن أبداً إلحاق الأذى بالملكة. |
Kesinlikle bir kraliçenin güzelliğine sahip. | Open Subtitles | بالتأكيد لديها جمال يليق بالملكة |
O kraliçenin bekçi köpeği. | Open Subtitles | إنه كلب الحراسة الخاص بالملكة. |
Tabii kraliçeyi elde etmeye çalismami saymazsak. | Open Subtitles | بإستثناء إنّ وضعتِ بالحسبان الوقت الذي تتيّمت بهِ بالملكة. |
Tarihimizi kayıt altına alan o... ama onun bile kraliçeden haberi olmayabilir. | Open Subtitles | إنه أمين تاريخنا... ولكن حتى هو ربما لا يعرف بشأن ما حلّ بالملكة |