Şu insanları gördün. senin için onlar birkaç sıradan insan. | Open Subtitles | هل رأيتِ هؤلاء الناس ، بالنسبة لكِ ستكتظ بهم الساحات |
Ama senin için pek değil. Bence gerçekten bir doktora görünmelisin. | Open Subtitles | ولكنها ليست جيدة بالنسبة لكِ أعتقد أنكِ يجب أن تتّصلي بالدكتور |
senin için bir piknik gezisi değildi biliyorum ama artık evdesin. | Open Subtitles | أعرف أنها لم تكن نزهة بالنسبة لكِ, ولكنك في منزلك الآن. |
Evet, ama senin baban değil. Bu senin için büyük bir adım. | Open Subtitles | نعم يا عزيزتي، لكنه ليس والدك و هذا تقدم كبير بالنسبة لكِ |
Kişisel olarak, Doğrusu onları giyince kaşlarınız çatılıyor gibi, ama sizin için,onlar... | Open Subtitles | شخصيا أفضل أن أحلق حواجبي على أن أرتديه ولكن بالنسبة لكِ, إنها |
Elli? Sana göre kaç tane fazla gelir? | Open Subtitles | مالذي يبدو كثيراً بالنسبة لكِ ؟ |
Bunun hepimizden çok senin için daha zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأن الأمر أكثر صعوبة بالنسبة لكِ من بقيتنا جميعاً |
Hadi Tracy, bu senin için büyük bir para değil. | Open Subtitles | بالله عليك يا ترايسي هذا ليس مبلغا كبيرا بالنسبة لكِ |
Bende bu senin için neden yeterli değil onu anlamiyorum. | Open Subtitles | و أنا لا أفهم كيف ذلك غير كافي بالنسبة لكِ |
Falan filan kısmı bile, senin için çok önemli görünüyor. | Open Subtitles | حتى مع تحدثك بهذه الطريقة يبدو الأمر مهمّ بالنسبة لكِ |
Bunun senin için önemli olduğunu görebiliyorum o yüzden bu Perşembe dışarı çıkacağız. | Open Subtitles | حسناً ، أرى بأن ذلك مهماً بالنسبة لكِ حيث سنخرج معاً هذا الخميس |
Bu senin için sadece bir görev değil. Geçmişle yüzleşmek asla kolay olmamıştır. | Open Subtitles | الأمر ليس مجرد مهمة بالنسبة لكِ مواجهة شبحٍ من ماضيكِ، ليس أمراً سهل |
senin için daha güçlü bir erkek olabilmeyi isterdim. Gerçekten isterdim. | Open Subtitles | كنت أتمنى أن أكون رجلاً قوياً بالنسبة لكِ حقاً أتمنى ذلك |
Belki de senin için yoluna çıkan bir tümsekten fazlasıyımdır. | Open Subtitles | أترين، ربما أنا أكثر من مطب على الطريق بالنسبة لكِ |
senin için dünyadaki en önemli şey o bebeği korumak. | Open Subtitles | أهم شيء في العالم بالنسبة لكِ هو أن تحمي طفلك |
Birbirimiz için duyduğumuz bu yoğun duygu.. ..benim için olduğu kadar, senin için de gerçek, değil mi? | Open Subtitles | هذاالشعورالغامر، أهو حقيقي بالنسبة لكِ كما هو بالنسبة لي؟ |
Dediklerimi yaparsan, olay senin için bitmiş olacak. | Open Subtitles | اذا فعلت كما اقول سينقضي الامر بالنسبة لكِ |
senin için öyle olabilir. Ama ben sıkıldım artık. | Open Subtitles | ربما كان هذا صحيحاً بالنسبة لكِ لكنني لم أعد أتحمل ذلك |
- Asıl rahatsız eden de bu zaten. senin için ben sadece bir kobayım, sense benim için dosttan da ötesin. | Open Subtitles | أنا لست سوى خنزير تجربة بالنسبة لكِ, لكنّ بالنسبة لي، أنتِ صديقة عظيمة. |
senin için diğerlerinden farkım yok. | Open Subtitles | أوه، بالنسبة لكِ أنا مُجَرَّد وجهُ جميلُ آخرُ. |
Bu sizin için zor olacak, madam. | Open Subtitles | سيكون هذا صعباً بالنسبة لكِ ولكن لا بد من المواجهة. |
Sana göre biraz gençmiş. | Open Subtitles | إنّه صغيرٌ قليلاً بالنسبة لكِ. |
Bu Senin adına iyi oldu değil mi? | Open Subtitles | هذا شىء جيّد بالنسبة لكِ نوعاً ما، أليس كذلك؟ |
Sence de bu bıçaklar kanat gibi durmuyor mu? | Open Subtitles | هل تبدو هذه الشفرات مثل الأجنحة بالنسبة لكِ ؟ |
Ancak Sana gelince sen daima kalbimde kalacaksın en son anımda olduğun gibi. | Open Subtitles | لكن بالنسبة لكِ ستبقين دائماً في قلبي كما أنتِ آخر مرة |
Bu yüzden, bu anın tadını çıkar, rüyanın tadını çıkar, çünkü senin açından, asla bundan daha fazlası olmayacak. | Open Subtitles | لذا فاستمتعي بهذه اللحظة استمتعي بحلمك لأنه بالنسبة لكِ لن يتعدى الأمر هذا |