"بالنسبة لي هو" - Traduction Arabe en Turc

    • benim için
        
    • bana göre
        
    Bu benim için üst düzey tasarruf ve bence anneannem de böylesini isterdi. TED هذا بالنسبة لي هو قمة حسن التدبير، وأعتقد أن هذا ما ستحبه جدتي.
    benim için asıl soru şu ki tek bilet mi alacağım çift mi? Open Subtitles حقيقة, السؤال الوحيد بالنسبة لي هو هل يأشتري بطاقة سفر واحدة أو أثنتين
    benim için bu tiyatral birşey, ve ona daha sonra döneceğim. TED بالنسبة لي هو شيء يشابه المسرح ، وسأعود إلى ذلك قليلا في وقت لاحق.
    benim için yaratıcılık son derece önemli ve bence öğretilebilecek bir şey. TED الإبداع بالنسبة لي هو شيء مهم وأنا أعتقد أيضا أنه شيء يمكنك تدريسه.
    Bunların her biri çok önemli, çünkü bana göre kamu güvenliği hükûmetin en önemli işlevidir. TED و كل هذه الأمور لها أهمية كبيرة، لأن الأمن العام بالنسبة لي هو أهم وظيفة للحكومة.
    Şaşırtıcı bir şekilde, benim için en önemli olan çocuklar, eğitimlerinin sahipliğini ellerine almaya teşvik edilebilir. TED حسنأ، من المثير للدهشة أنه ما كان اكثر أهمية بالنسبة لي هو: أنه يمكن أن يُمكن الأطفال من الحصول على ملكية تعليمهم.
    benim için en etkili yay bu şekilde olurdu. TED القوس الأكثر فعالية بالنسبة لي هو مثل هذا.
    benim için önemli olan bunların bağlam içinde ortaya konmuş çözümler olmasıdır. TED الشيء المهم بالنسبة لي هو أن هذه هي حلول تم حلها ضمن محيط معين.
    Fakat mesele dünyayı okumak olduğunda, benim için en büyük zorluk nereden başlamak gerektiğini bilmememdi. TED ولكن عندما يتعلق الأمر بقراءة كتب عالمية، كان التحدي الكبير بالنسبة لي هو أنني في الحقيقة لم أعرف من أين أبدأ.
    benim için en zor şey bağımsızlığımı kaybetmek olmuştu. TED كان أصعب شيء بالنسبة لي هو فقدان استقلاليتي.
    Yani benim için kilit nokta merdivende yürürkenki bu hissi düz zemine taşımaktı. TED لذلك كان المفتاح بالنسبة لي هو ترجمة هذا الشعور من المشي على الدرج على الأرض المسطحة.
    Belki de arama ve kurtarma için? Tüm bunların benim için asıl önemli noktası şu ki, TED أو ربما القيام بالبحث والإنقاذ؟ الشئ الرئيسي، النقطة الرئيسية لكل هذا بالنسبة لي هو
    benim için soru şuydu, din, ayrıca çözümün de bir parçası olabilir miydi? TED لكن السؤال بالنسبة لي هو هل يمكن ان تكون الأديان جزءا من الحل ؟
    benim için apaçık olan şeyin başkaları için de apaçık olduğunu düşünme hatasına çok sık düşerim. TED وكثيرًا ما اعتقدت بالخطأ أن ما هو بديهي بالنسبة لي هو كذلك للجميع.
    Ben ikisini birleştirmeyi istiyorum, çünkü benim için sağaltım gerçekten en temel doğa harikasıdır. TED وساحاول أن أجمع بين الأمرين لأن الشفاء بالنسبة لي هو المعجزة الطبيعية الأعظم
    Ve sonra üçüncü parça. Üçüncü parçada benim için soru: Sinema senin için ne? Sinemayla ne yaparsın? TED ومن ثم الجزء الثالث. الجزء الثالث بالنسبة لي هو السؤال: ما هي السينما بالنسبة لك، ما الذي تفعله بالسينما؟
    benim için en önemli olan şey babama öldürme teşebbüsünde bulunulmayacağı garantisi. Open Subtitles أهم شىء بالنسبة لي هو أن أحصل على ضمان بسلامة والدي من أي اعتداءات أخرى على حياته
    Ki benim için bu küçük maceranın altı çizilmesi gereken yeri burasıdır. Open Subtitles والذي بالنسبة لي هو العلامة المضيئة بشأن هذه المغامرة
    benim için çevirmeye çalışmak zamanınızın yarısını götürür. Open Subtitles تفسير بالنسبة لي هو الذهاب الى خفض وقتك في النصف.
    benim için en zor olanı, sana neyi anlatıp neyi anlatmayacağıma karar vermeye çalışmak. Open Subtitles أصعب شيء بالنسبة لي هو اتخاذ قرار حول ما أخبرك عنه ، وما لا أخبرك عنه
    Ve belirsizlik, bana göre, hayatımda çok rahatsız edicidir, ve vardır. Manevi belirsizlik. TED والغموض بالنسبة لي هو شئ غير مريح في حياتي، ومازال لدي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus