"بالوجه" - Traduction Arabe en Turc

• yüz
• yüzü
• yüzüne
• suratlı
• yüzle
• suratından
• meymenetsiz
• simaen

Ama kameralar için mutlu ve kararlı bir yüz ifadesi takınmışlardı.
لكن أمام الكاميرا لم يُسمح إلا بالوجه الملـئ بـالمـرح وعـلامـات التصميـم

Ciddi yüz yaralanması olan erkek bir polis memuruyla yoldayız.
لدينا هنا شرطى ذكر , يعانى من قطوع شديده بالوجه

yüz bakımına, masaja ve spor ekipmanlarına harcayabileceğin paralardı onlar.
المال الذي كان يُمكنُكِ استخدامه للعناية بالوجه والتدليك والأدوات الرياضية

Son görevinde, yüzü estetik ameliyatla değiştirilmiş ve Türk mafyasının içine sızmış.
في مهمته الأخيرة أجريت له عملية تجميل بالوجه

Haftaya gideceğim Aruba gezisi, aslında çok basit, bilirsin "uyunacak, yüzülecek ve yüzüne bir şeyler yaptırılacak yer" kısmını bilirsin.
سأرحل ألى اروبا الأسبوع المقبل ولكن الاساسيات النوم والسباحة الأشياء الخاصة بالعناية بالوجه

Sanırım pembe suratlı adam, bana birşeyler anlatmak istiyor.
اعتقد ان الرجل بالوجه الارجواني يحاول ان يخبرني شيئاً "ديفيد"

Yarım yüz felci, geçici körlük, salya akıtma diş etleri kanamaları, ereksiyon problemleri kontrol edilemeyen yellenme.
شلل بالوجه ،عمى مؤقت ،سيلان لعاب نزيف فى اللثة ،اختلال وظيفى امتلاء البطن عن آخرها بالغازات

Kol spazmları, kontrol edilemez ve hafif bir yüz seyirmesi eşlik eder.
يتشنج ذراعاها لا تلقائياً و هناك رعشة بالوجه

Shiatsu masajından yüz temizlemeye kadar herşey otelimizde sunulmaktadır.
نفعل كل شئ. أبتداءاً من التدليك إلى العناية بالوجه والبشرة

Uydu görüntülerine ulaşın ve yüz tarama sistemiyle bulmaya çalışın.
قُم بسحب الصور من القمر الأصطناعي وقم. بالبحث عنهم في برنامج التعرّف بالوجه

Ve yüz tanıma sistemi onu herhangi bir havaalanı, otobüs ya da tren garında da tespit etmedi.
ونظام التعرُّف بالوجه لم يرصده في أيّ مطار أو حافلة أو محطّة قطار.

DNA iz hareketleri, yüz tanıma ona özel derece değişimleri.
حركات تتبع الحمض النووي والتعريف بالوجه وتقلباتها الحرارية الدقيقة

yüz tanımayı bariz sebeplerden sadece yaşayanlar için çalıştırdım, ama hastaneden çıkan bu adam...
لقد اجريت البحث بالوجه على البشر الأحياء بشكل طبيعي ، ولكن ان ذلك الرجل انه يخرج من المستشفى ، ان ذلك الرجل

yüzü aynı olabilir ama ruhu asla.
ربما الفتاة تشبهها بالوجه ولكن ليس روحها

Ve resimde yüzüne kartopu yiyen "biri" olacak.
والصورة شخصٌ ما يُضرب بالوجه بكرة الثلج.

Sülfirik asidin insan yüzüne yaptıklarını daha önce hiç görmediğinizi sanıyorum.
الآن أنا أفترض أنكم لم تروا أبداً ما يفعله حمض الكبريتيك بالوجه البشري

Bana göt suratlı dedi.
و نعتني بالوجه الأحمق

O yüzden ya onların çekim yapmalarına izin verirsin, ya da çocuk aynı yüzle evine geri döner.
لذلك.. إما أن تدعهم يكملون التصوير أو أن تترك الولد يعود إلى المنزل بالوجه ذاته

Bence suratından vurulmuş bir rehine yanlış anlamadan daha fazlasıdır.
أظنّ أن رهينة مصابة بالوجه أكثر من مجرّد سوء تواصل

Ona neden meymenetsiz dediğimizi soruyorsun bir de.
وكنت أتساءل لماذا ندعوه بالوجه المقرف.

İsmen olmazsa simaen.
ليس بالأسم لكن بالوجه