"بامرأة" - Traduction Arabe en Turc

• kadınla
• kadına
• kadını
• bir kadın
• kadının
• biriyle
• kadınları
• kadınlarla

Yani, uygun olmayan, tahmin edemediğin bir kadınla birlikte olmazsın, değil mi?
أنت لن تتعلق بامرأة لا تعقل و لا يمكن التنبؤ بتصرفاتها، صحيح؟

Karma neden beni deli eden bir kadınla beraber olmamı istesin ki?
لستُ أفهم لمَ قد تريد العاقبة الأخلاقيّة أن أرتبط بامرأة تثير جنوني؟

2012 yılında siyahi bir kadın doğum sırasında beyaz bir kadına göre 10 kat fazla ölme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.
امرأة ذات بشرة سوداء في سنة 2012 واجهت خطر الوفاة أكثر من 10 مرّات عند الولادة مقارنة بامرأة ذات بشرة بيضاء.

Jack Valenti, Motion Pictures Association'ın eski kanun komisyoncusu, bi defasında video kaset kaydedicisini Karındeşen Jack'e benzetmişti ve zavallı, çaresiz Holywood'u evdeki yalnız bir kadına.
جاك فالنتي، والذي كان رئيس لوبي لجمعية الفيلم الأمريكي، قام مرة بتشبيه مسجل أشرطة الفيديو الشرس بجاك السفاح وهوليود الفقيرة العاجزة بامرأة توجد وحيدة في البيت.

Myrtle isminden daha seksi isimli bir kadını nereden bulacağım şimdi?
ميرتل أين سوف احظي بامرأة أخرى باسم أكثر إثارة من ميرتل؟

Kısa boylu bir erkekle uzun boylu bir kadının evlenmesi gerçekten çok kötü.
يكون الأمر سيئا عندما يتزوج رجل قصير بامرأة طويلة

Kral, İngiltere Kilisesi'nin başı olarak boşanmış bir kadınla evlenemez.
والملك بصفته رئيس الكنيسة الإنكليزية لا يستطيع الزواج بامرأة مطلّقة.

Bir hayatta, sevdiğim kadınla nişanlıyım en azından sevdiğimi onu düşünüyorum.
وفي أحدى حيواتي، علي أن أتزوج بامرأة والتي أعتقد أنني أحبها

Yakın zamanda bir düğüne katıldım, genç ve güzel bir kadınla karşılaştım bana hemen seçimi ile kaygısını anlatmaya başladı.
مؤخرًا حضرت حفل زفاف حيث التقيت بامرأة شابة وجميلة التي بدأت على الفور بالحديث عن قلقها حيال اختياراتها

Kusura bakmayın. Tabii ki kadın haklarına inanıyorum. Bir kadınla evleniyorum!
بالتأكيد أؤمن بحقوق المرأة. فأنا متزوج بامرأة.

Justine Sacco adında bir kadınla ilgili.
تتعلق هذه القصة بامرأة تدعى جوستين ساككو.

Bazen düşünüyorum da, senin Kay gibi bir kadınla evlenmeliydim.
أحياناً أفكر أنة كان يجب على الزواج مثلك بامرأة مثل كاى

Herşeyi açık seçik anlamak isteyen, senin gibi bir kadına hiç rastlamamıştım.
أنا لم ألتق قبلاً بامرأة مثلك امرأة تحتاج لرؤية كل شيء على حقيقته

Bir adam bir kadına aşık olursa ve ona abayı yakarsa, bir daha olmaması için ne yapar?
إن أغرم رجل بامرأة واحترقت أصابعه فماذا يفعل كي لا تتكرر هذه التجربة؟

Başka kadınlar bana hâlâ ilgi gösterirken bir kadına neden bağlanayım ki?
لماذا أربط نفسي بامرأة بينما الأخريات لازلن يثرن اهتمامي؟

Yani sana bilmediğin şeyleri söyleyen sihirli bir kadını mı hayal ettin?
إذًا أنت حلمت بامرأة سحرية التي أخبرتك أمور لم تكن تعرفها ؟

Tapınağı halka açtığımız ilk gün kapıdan giren yaşlı ve Protestan bir kadını kucaklayan ilk kişi de oydu.
وكان أول من عانق مُرحباً بامرأة مُسِنّة بروتستانتية والتي جاءت إلينا يوم افتتاح المعبد للزوار

Bugün ne bir erkek ne bir kadın yalnız kalmalı.
اليوم لا يجدر برجل أو بامرأة هنا أن يقف وحده

Başka bir kadının seninle ilgilendiğini görürse böyle yapmayacaktır.
‏ لكنها لن تعتقد ذلك إذا رأتك مهتم بامرأة أخرى.

Bazen, senin evlendiğin gibi bir kadınla evlenmeliydim diye düşünüyorum. Kay gibi biriyle.
أحياناً أفكر أنة كان يجب على الزواج مثلك بامرأة مثل كاى

Barlarda söyler, kadınları etkilemek için.
يغنيها في الحانات، يحاول ان يحضى بامرأة.

Senden hiçbir şey istemeyen uzun saatler çalışmana bir şey demeyen sen başka kadınlarla ilişki yaşarken görmezden gelen o kadın terkedince seni ayıltan karın için yap.
افعل ذلك من أجل زوجتك التي لا تطلب منك شيئاً التي لا تعقب على ساعات عملك الطويلة التي تتغاضى عن الأمر عندما تكون على علاقة بامرأة أخرى